menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Bir kişi bile istifa etmedi

198 20
06.02.2025

Sevgili okurlarım, ülke olarak başımıza gelen felaketlerin en büyüklerinden birini bundan iki yıl önce 6 Şubat’ta yaşamıştık.

Deprem sabaha karşı oldu.

Rakamlar abartılı değil. On binlerce bina yıkıldı, 50 bin dolaylarında insanımız enkaz altında ezilerek can verdi.

Bu gibi olaylarda iki yıl kısa bir süre değil.

Gerçi felaket çok büyüktü ama acılar hiç dinmedi.

Yıkılan binaların çoğu çürüktü.

★★★

Deprem ülkesiyiz...

6 Şubat depremine kadar biz Türkiye Cumhuriyeti olarak en büyük deprem felaketini 1939 yılının aralık ayında Erzincan’da yaşamıştık.

Korkunç bir şeydi.

Ortalık yine sabaha karşı sallandı.

Evlerin hemen hepsi kerpiçti.

Kamu binaları çürüktü.

O yılların koşullarına göre bile özensiz ve denetimsiz yapılmıştı.

Deprem Erzincan ve çevre illeri vurduğunda hastaneler, kışlalar, valilik binaları dahil tümüyle yerle bir oldu.

Hava soğuktu. Kurtulanlar ne yapacağını şaşırmıştı.

★★★

Yıkılmayıp ayakta kalan sadece bir tek yapı vardı:

İstasyon binası.

Yıllar önce yapılan taş bina sağlam kalmayı başarmıştı!

İyi ki başarmıştı çünkü Erzincan’ı ülkeye bağlayan telgraf merkezi oradaydı.

Onun dışında bütün haberleşme kesilmişti. Telefon haberleşmesi ise zaten yoktu.

Ahalideki çaresizliği ve paniği düşünün.

Yollar da yeterli değildi. Tek ulaşım vasıtası olarak tren........

© Sözcü