menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Atatürk’e ihanet girişimi

301 41
29.10.2025

Sevgili okurlarım bugün 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı’nın 102. yıldönümü. En büyük bayram... Kutlu olsun.

Şimdi sizleri yine biraz geçmişe götürmek istiyorum ki, Mustafa Kemal Paşa’nın en kritik günlerde bile nelerle boğuştuğunu, nasıl iğrenç saldırılarla uğraşmak zorunda bırakıldığını görün. Cumhuriyet’e giden yollar kolay açılmadı.

Günlerden 2 Aralık 1922. Türkiye’nin o günkü tablosu şöyle:

İzmir 9 Eylül 1922 günü kurtarılmış, savaşı kazanmışız. Hemen ardından Bursa kurtarılmış. Meclis 1 Kasım 1922’de saltanatı kaldırmış, adına Vahdettin denilen hain padişah bir İngiliz zırhlısıyla yurt dışına kaçmış.

Lozan Konferansı devam ediyor. Yedi düvelle boğuşup ulusal bağımsızlığımızı elde etme çabasındayız. Her konuda karşımıza yüzlerce engel çıkarılıyor...

Ve böylesine kritik bir tablo içerisinde bile Başkumandan Mustafa Kemal Paşa’yı yıpratıp saf dışı bırakmak isteyenler var. Üstelik bazıları Meclis’te milletvekili! İkinci Grup adıyla örgütlenmişler. Akıl almaz, ihanete varan bir muhalefet sergiliyorlar.

Saltanatın kaldırılmış olmasının intikamını alma peşindeler.

O gün Meclis’te gerçekleşen bir olayı şimdi sizlere Hasan Rıza Soyak’ın “Atatürk’ten Hatıralar” isimli kitabından ve Meclis tutanaklarından bir kez daha aktarıyorum. (Yapı Kredi Bankası Yayınları.) Soyak milli mücadelenin ilk gününden ölümüne kadar Atatürk’ün yanında Özel Kalem Müdürü olarak görev yaptı.

★★★

“Erzurum mebusu (milletvekili) Süleyman Necati, Mersin mebusu (çolak) Selâhattin ve Samsun mebusu Emin beyler, Meclis Başkanlığına seçim kanununun değiştirilmesi teklifinde bulunmuşlardı. Bu teklifin 14. maddesinde “Bir kimsenin mebus seçilebilmesi için Türkiye’nin o günkü sınırları içindeki ahalisinden olması yahut bir yerde beş sene müddetle aralıksız yaşamış bulunması” şart koşuluyordu. Açıktı ki bu madde doğrudan doğruya, doğduğu yer olan Selanik millî hudutlar dışında kalan ve memleketi korumak ve kurtarmak için cepheden cepheye koşarken bir yerde beş sene devamlı surette oturmaya imkan bulamamış olan Mustafa Kemal Paşa’yı hedef alıyordu.”

Terbiyesizliği, ihaneti görüyor musunuz.
Teklif, 2 Aralık 1922 günkü oturumda Meclis’te görüşüldü.

Durumdan daha evvel haberdar olan Atatürk söz aldı, kürsüye çıkıp büyük bir üzüntü içinde şunları söyledi: (Tutanaklardan aynen):

★★★

“Efendiler, bu kanun teklifi doğruca benim şahsımı ilgilendirdiğinden, müsaade ederseniz birkaç........

© Sözcü