Fransa’da Aşırı Sağ’ın yükselişi… ne demek?
Bu yazıyı yazmaya başlamadan evvel Fransa’nın aşırı sağ partisi RN’in yükselişini anlatmaktı amacım. Bunun için düşünmüştüm tam yazacaktım birden sağ ile aşırı sağ ne anlama geliyor gerçekten diye bir durdum. Geçmişten gelen siyasetteki bu betimlemeler günümüzde doğru muydu acaba? Değilse neden? diye düşünüp başlığa bir “ne demek” ekledim. Fakat bu konuya sol adına bütün bu olaylardan nasıl bir çıkarım yapılabilir bağlamında yazının sonunda çok kısa değineceğim onun ilk olarak RN’i biraz anlatmak istiyorum. RN neyin kısaltılmışı? Rassemblement National’in. Türkçesi Ulusal Birlik diye geçiyor. Aslında Rassemblement’ın Türkçesi tam birlik (union) anlamına gelmiyor “toparlanma” anlamına daha uygun. Bu aşırı sağ parti 1972 yılında Front National (Ulusal Cephe) adıyla Jean-Marie Le Pen tarafından kuruluyor. Kurucusu Hindi-Çin ve Cezayir savaşlarında paraşütçü subay olarak yer almış biri. Gelenekçi, anti-komünist, milliyetçi olarak biliniyor. Peki, bu türden siyasetçiler Fransa’nın sağ cenahında yok mu? Var. Peki Le Pen’den farkları ne? Farkları “normal” sağ siyasetçiler Le Pen’in aksine ikinci Dünya savaşı sonrası De Gaulle’ün kurduğu 5’inci Cumhuriyete ve demokratik kurumlarına sahip çıkmışlar. Le Pen ve Le Pen’ciler ise savaş öncesi sömürgeci Fransa’yı yeniden kurmak isteyenlerden oluşmuş ve De Gaulle yerine ikinci Dünya savaşında Almanlarla ortak Vichy hükümeti kurmuş olan Petain’i desteklemişler. Bütün bu gelişmeler de onları Cumhuriyet’in diğer sağ partilerinden ayırmış haliyle.
Fransa 1958 Anayasasına dayalı yarı başkanlık sisteminde yönetilen bir ülke olduğu için ülkede hem başkanlık seçimi hem de parlamento seçimi oluyor. Fakat bu seçimler 2002 yılına kadar farklı zamanlarda gerçekleşiyordu çünkü Başkanın görev süresiyle parlamentonun görev süreleri farklıydı. Başkan yedi yılığına göreve gelirken parlamento seçimleri her beş yılda bir tekrarlanıyordu. Fakat özellikle 90’lı yıllarda farklı zamanlarda yapılan seçimler sonrası Cumhurbaşkanı ve Başbakan farklı siyasal partilere ait siyasetçiler olmaya başladı. Onun için 2000 yılında o zamanki Fransız Cumhurbaşkanı J. Chirac’ın inisiyatifinde referandum sonucu Başkanlık süresi yedi yıldan beş yıla indirildi ve böylece 2002 yılından itibaren Başkanlık ve parlamento seçimleri aynı tarihte olmaya başladı. Bu durum iki farklı siyasal eğilimi olan iki başlı yönetimlerin (Cumhurbaşkanı bir partiden, Başbakan ve hükümet üyeleri başka bir partiden) oluşmasını 2002 yılından şimdiye kadar engelledi. Bu değişikliğin anlamını RN açısından baktığımızda onlar 2000 tarihindeki Başkanlık süresini 7 yıldan 5 yıla düşüren referandumu desteklemediler. Fransa’da Le Pen’cilerin 1980’li yıllardan itibaren oyları sürekli yükselmekteydi. Partinin kuruluşundan on-onbeş sene sonra ortalama her yedi Fransız seçmeninden biri Le Pen’e oy vermeye başlamıştı. 5’inci Cumhuriyeti benimsememiş bu partinin oylarının yükselmesi genel manada De Gaulle’ün Cumhuriyetiyle sorunları olmayan siyasileri endişelendirdi. Onun içindir ki Başkanlık ve parlamento seçimlerinin 2 ay arayla arka arkaya olması ve ilk olarak Başkanın seçilmesi parlamento seçimlerini de etkileyeceğinden ve Le Pen’e gidecek oyların iki ay önce seçilmiş olan Başkanın partisine kayabileceğinden aşırı sağ oylarının yükselmesi engellenmiş olacaktı. Ki nitekim biraz da öyle oldu 1988’den itibaren yükselen aşırı sağın oyları (1997: ,3), 2002’de seçimler aynı anda yapılmaya başlandığında itibaren düşmeye başladı (2002: ,2; 2007:%4,3). Fakat o zaman ki adıyla FN in oy kaybetmesi sadece 2002 yılındaki değişiklikten kaynaklanmıyordu aynı zamanda baba Jean-Marie Le Pen’in faşizan çizgisi artık partiye ciddi manada zarar vermesi de bunda ciddi anlamda rol oynuyordu. Sonunda kızı Marine Le Pen 2011 yılında partinin başına geçiyor ve 2012 parlamento seçimlerinin ilk turunda FN oyunu ,6’ya çıkartıyor ve 2015 yılında da babası Jean-Marie Le Pen’in partiden ihraç ediyordu. 2017 yılında ilk turda oyları ,2’de sabit kalırken, 2018’de Marine Le Pen partinin ismini değiştiriyor Ulusal Cephe (FN) ismini bırakıp Ulusal Birlik (RN) ismini alıyordu. Le Pen’in amacı partinin imajını kökünden değiştirmekti. Bununla beraber Jordan Bardella adında çok genç ve karizmatik bir siyasetçiyi yanına yardımcı alıyor ve 2022 seçimlerinde oylarını ,7’ye çıkartıyordu. Aynı yıl Le Pen Partinin Başkanlık koltuğunu Bardella’ya devredip kendisi parlamentoda partisinin grup Başkanlığına geçiyordu.
Bunun yanında Le Pen ve L Pen’ciler sadece parlamento seçimlerinde değil Başkanlık seçimlerinde de oylarını yükseltiyorlardı. 1980’den bu yana yine iki turlu Başkanlık seçimi sonuçlarına baktığımızda baba ve kız Le Pen’ler üç seçimde (2002, 2017 ve 2022’de) ilk turda ikinci en fazla oyu alıp ikinci tura kaldılar. 2002’de J-M Le Pen Chirac karşısında, kızı Marine Le Pen’de 2017 ve 2022’de Macron karşısında ikinci tura kaldılar ama seçimi kaybettiler. Fakat bu üç seçimin ikinci turunda Le Pen’ler yenilse de her seçimde arayı daha fazla kapattılar. İlk seçimi - kaybederken ikinci seçimi f-3, üçüncü ve son seçimde Y-A........





















Toi Staff
Penny S. Tee
Gideon Levy
Sabine Sterk
Mark Travers Ph.d
Gilles Touboul
John Nosta
Daniel Orenstein