Terör örgütlerine yasal kılıf, İran'a tehdit!
Öcalan’ın Türkiye’ye teslim edilişinin üzerinden yaklaşık 24 yıl geçti ve bu süreçte PKK’nın örgüt yapılanmasında pek çok değişiklikler oldu.
Açılım sürecinde Öcalan’ın talimatıyla tüm unsurlarını Kongra- Gel adı altında toplayan örgüt, açılım sürecini yönetmek için ayrıca TAK (Kürdistan Özgürlük Şahinleri) adında yeni bir silahlı yapı oluşturmuştu.
Süreç içerisinde Türkiye’nin birçok yerinde bombalama eylemlerini de TAK gerçekleştirmişti. Açılım rafa kaldırıldıktan sonra da bu örgüt ya pasif hale getirildi ya da ana unsura dâhil edildi ancak şimdi ki süreç yürütülecek duruma gelirse aynı veya benzer bir örgütün yeniden oluşturulacağı kesindir.
Böyle bir örgüte ihtiyaç duymalarının nedeni, süreç içerisinde taleplerinin reddedilmesi durumunda şiddet eylemlerine başvurarak hükümeti yeniden masaya oturmaktı.
PKK’nın süreci yönetmek için ilk açılımda olduğu gibi aynı taktiği denediği TUSAŞ saldırısıyla ortaya çıktı ancak kimse bunun farkında değil. Olayların tarihsel kronolojisine dikkat edildiğinde hiçbir şeyin rastlantı olmadığı, Bahçeli’nin açıklamasıyla birlikte PKK’nın sürece hazırlandığı somut bir şekilde görülecektir. Bahçeli’nin çağrı yaptığı 15 Ekim 2024’te aynı gün Murat Karayılan, PKK’nın yayın organı Yeni Özgür Politika Gazetesi’ne verdiği röportajda, Apo’nun özgürlüğünü eksen almayan çözüm süreci arayışlarının kendileri için yok hükmünde olduğunu açıklamıştı. Özgürlükten kasıt Öcalan’a getirilen görüşme yasağının kaldırılarak sürece dâhil edilmesi talebiydi.
PKK’nın bu talebi yaklaşık bir hafta sonra yerine getirildi. Abdullah Öcalan’ın yeğeni DEM milletvekili Ömer Öcalan, 24 Ekim de yaptığı açıklamada 43 aydır İmralı’da tecrit altında tutulan amcası Abdullah Öcalan ile 23 Ekim’de İmralı da görüştüğünü kamuoyuna duyurdu. Tarihlere dikkat ediniz; Ömer Öcalan’ın Apo ile görüştüğü günün ertesi TUSAŞ’a intihar saldırısı yapıldı ve eylemi de PKK üstlendi.
Akıllara “Talepleri yerine getirildi. O halde neden böyle bir saldırıyı gerçekleştirdiler?” sorusu gelebilir. Sorunun yanıtını açılım sürecinde ki TAK örneği ile vermiştim ama tekrar hatırlatmak gerekirse PKK, TUSAŞ saldırısıyla AKP’ye en güvenli noktaları hedef alabileceğini hatırlatmıştır. AKP’ye güvenmedikleri için ayak sürüdüğü zamanlarda veya taleplerinin yerine getirilmemesi durumlarında şiddet eylemlerine başvurarak zor durumda bırakmayı hedeflemişlerdir.
Bu taktiği açılım sürecinde TAK adında oluşturdukları silahlı grup ile denemiş, özellikle de turizm bölgelerini hedef alarak bombalı intihar eylemleri gerçekleştirerek ekonomik kriz, toplumsal infial yaratmaya çalışmışlardır. Ömer Öcalan’ın Apo ile görüştüğünün hemen ertesi gün TUSAŞ’a benzer bir intihar saldırısının yapılması, açılım sürecinde olduğu gibi aynı taktikle süreci yöneteceklerini göstermektedir.
Terör örgütlerine yasal kılıf oluşturuluyor?
PKK bağlantılı örgütlere ABD’nin yönlendirmesiyle, talimatıyla legal bir statü kazandırıldığına örnek olarak adını SGD olarak değiştiren YPG’yi göstermiştim. PKK’nın........
© SiyasetCafe
