menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

İktidarın soğuk matematiği

16 1
22.07.2025

AK Parti kurulduğu günlerden 2010 yılına kadar gerek kuruluş felsefesinin yaratmış olduğu cazibeden ötürü ve bu cazibenin uluslararası alanda yoğun alıcısının varlığı onu soğuk matematiksel hesaplardan ziyade siyaset sosyolojisine uygun ve toplumsal refleksleri ölçen bir vaziyete tuttu.

Başlarken ” gömlek değiştirme ” metaforu ve özgürlükleri toplumsallaştırma strstejisi ile ekonomik refahı yükseltme iddiası toplumsal karşılık bularak bir liderlik partisine dönüşme fırsatı yarattı.

2010 yılından sonra ise yavaş yavaş matematiksel siyaset tarzına doğru bir yolculuğu benimsemeye başladı.

İlk zamanlar ekonomik refahın olması ve toplumsal desteğin halen devam etmesi nedeniyle pek dikkate alınmadı ta ki 7 Şubat MİT Krizi ile başlayan müttefikler arası çatışma ortaya çıkıncaya kadar.

17-25 Aralık, Gezi Direnişi, Hendek Olayları ve 15 Temmuz Darbe Girişimi ile beraber artık AK Parti’nin ülkeye, dünyaya, bölgeye ve insana bakış açısı tümüyle matematiksel hesaplara dayanan ” soğuk matematik ” diye tarif ettiğim siyaset tarzı egemen oldu.

Bu siyaset tarzının yegâne hedefi mutlak iktidardır ve mutlak iktidara giden yolda her türlü yol ve yöntem mubahtır.

Bu tarzı siyaset hep başkalarını suçlama ve her sorunun kaynağını kendi dışında görme siyasetidir.

2020 yılına kadar ağırlıklı olarak dış politikayı iç politikaya dönüştürerek düşmanı hep dışarıda arama ve iç muhalefeti bu dış düşmanla irtibatlı halde gösterme olarak devam etti.

2018 Ağustosu’nda Rahip Brunson olayı nedeniyle Trump’ın müdahalesi sonucu derin bir ekonomik krize girme aşaması ile beraber matematiksel refleksle dış düşman politikasına son verme ve düşmanı içeride arama hamlesi gelmeye başladı ama tarih artık 2002 ile 2010 yılındaki altın........

© Serbestiyet