davası olan davacı olur
fransız ordusunda yüzbaşı olan alfred dreyfus, 1894 yılında casuslukla suçlanarak yargılandı. olay paris’teki alman elçiliğinde hizmetçi olarak çalışan, fransız gizli servisine bağlı bir kadının çöp sepetinde bulduğu imzasız bir mektuptaki el yazısının dreyfus’unkine benzetilmesiyle başladı. mektupta fransa’ya ait bazı bilgilerin alman askeri ataşesine verileceği sözü vardı. dreyfus, yahudiydi ve fransa’daki yahudi düşmanlığına rağmen askeri okulda gösterdiği başarı sayesinde yüzbaşı rütbesine ulaşmıştı, 15 ekim 1894’te tutuklandı. aleyhine başka bir delil bulunamamasına rağmen mahkum edildi. ancak iki yıl sonra el yazısının easterhazy adlı bir binbaşıya ait olduğu ortaya çıktı. genelkurmay easterhazy hakkında soruşturma açmak zorunda kaldı ama iki gün süren davanın ardından beraat kararı verildi!
kararın ertesi günü l’aurore (şafak) gazetesinde émile zola’nın, j’accuse…! (suçluyorum…!) başlığıyla cumhurbaşkanına yazdığı açık mektup yayımlandı. birkaç gün içinde bazı profesörler ve aydınlar meclise zola’nın mektubunu destekleyen bir bildiri yolladılar. askerlerden gelen baskıların da etkisiyle zola aleyhinde orduya hakaretten dava açıldı ve mahkum oldu. [1]
zola bu açık mektupla, tarihe geçmiş bir davada, yargılayanları sanık iskemlesine oturtmuştu. “suçluyorum…!” tarihe, hukukun işleyişini sorgulayan, hukuka hukuk dışı müdahaleleri teşhir eden bir metin olarak geçti.
gültan kışanak’ın, 6-7-8 ekim kobanê olayları davası’ndaki savunmalarının bir derlemesi olan davacıyım da benzer sebeplerle tarihe geçmeye aday bir kitap. savunmalar gültan kışanak cezaevindeyken, epeyce meşakkatli bir süreçte ve çok emek sarf ederek bir araya getirilmiş ve üzerinden geçilmiş. zaman zaman konuşma metinleri........
© sendika.org
![](https://cgsyufnvda.cloudimg.io/https://qoshe.com/img/icon/go.png)