Taabbudilik
Asker arkadaşlarımızdan ODTÜ mezunu birinin dini konularda bazı şüpheleri vardı. Bir gün sohbet esnasında bana sordu:
“Allah domuzu niye haram kılmış? Ben yedim, lezzetli geldi.”
Dedim: “Size askerce bir cevap vereyim. ‘Bu bir emirdir, emrin mütalaası yapılmaz.’ Mesela komutan boş kulübeye seni nöbetçi dikebilir. ‘Bu boş kulübede niye boşuna bekliyorum’ diyemezsin. Benzeri bir şekilde, hikmetini bilsek de bilmesek de bize düşen ilahi emir ve yasakların gereğini yapmaktır.
Bu esas bilindikten sonra, ayrıca hikmetleri araştırılabilir. Çok yağlı olması, bazı kurtları bünyesinde taşıması, pisliklerle beslenmesi ve eşini kıskanmamak gibi pis bir tabiata sahip olması bunlardan sadece bazılarıdır. İnsan, yediği gıdalardan etkilenirmiş. Domuz etiyle beslenen insanlarda genelde görülen eşini kıskanmama âdeti, muhtemelen yedikleriyle de alakalıdır.”
Dinin bir kısım hükümlerinin hikmeti bizler tarafından da bilinirken, bir kısım hükümlerinin hikmeti bilinmez. Bunlar tamamıyla Allah’ın emir ve yasaklarına bakar. Bu türden olan hükümlere "taabbüdî" denilir.
Bediüzzaman buna şöyle temas eder:
“Mesail-i şeriattan bir kısmına "taabbüdî" denilir; aklın muhakemesine bağlı değildir; emrolduğu için yapılır. İlleti, emirdir. Bir kısmına "Makul-ül mana" tabir edilir. Yani: Bir hikmet ve bir maslahatı var ki, o hükmün teşriine müreccih olmuş; fakat sebep ve illet değil.........© Risale Haber
