menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Lemaâta Giriş

13 0
25.10.2025

Bediüzzaman Lemaât eserine giriş yaparken “İhtar” başlığı altında şunları ifade eder:

اَلْمَرْءُ عَدُوٌّ لِمَا جَهِلَ kaidesiyle, ben dahi nazım ve kafiyeyi bilmediğimden ona kıymet vermezdim. Safiye'yi kafiyeye feda etmek tarzında hakikatin suretini nazmın keyfine göre tağyir etmek hiç istemezdim. Şu kafiyesiz, nazımsız kitapta en âlî hakikatlere, en müşevveş bir libas giydirdim.

Evvelâ: Daha iyisini bilmezdim. Yalnız manayı düşünüyordum.

Sâniyen: Cesedi libasa göre yontmakla rendeleyen şuaraya tenkidimi göstermek istedim.

Sâlisen: Ramazan’da kalb ile beraber nefsi dahi hakikatlerle meşgul etmek için böyle çocukça bir üslûb ihtiyar edildi. Fakat ey kâri! Ben hata ettim, itiraf ederim. Sakın sen hata etme! Yırtık üslûba bakıp o âlî hakikatlere karşı dikkatsizlik ile hürmetsizlik etme!

Nazım ve Kafiye

Şairler eserlerini nazım ve kafiyeyi nazara alarak yazarlar. Bediüzzaman bu eseri dışında diğer eserlerini düz olarak yazmıştır. “Kişi bilmediğinin düşmanıdır” kaidesiyle nazma ve kafiyeye çok da yönelmemiştir. Kur'ân Hazreti Peygamber hakkında şöyle der: “Biz Ona şiir öğretmedik.”[1] Bediüzzaman, âyetin değerlendirmesinde şunları nazara verir:

“Şiir kıymettar, şirin bir vasıta-yı ifadedir. Fakat şiirde hayal hükmettiği için hakikate karışır, hakikatlerin suretini değiştirir. Bazan hakikat birbirine geçer.”[2]

Dinde Şiir

Şiir, insandaki estetik duygunun ifadelere yansımış şeklidir. Şiir, bir söz musikisidir. Kelimelerle çizilen bir re­sim­dir.[3] Derunumuzda hissedilen duyguların, heye­can­ların veya zihnimizde teşekkül eden fikirlerin man­zum bir şe­kilde ifade edilmesidir. Şiir bir kelâm­dır. Güzeli güzel, çirkini çirkindir. Hz. Peygamber, şiir hakkında şöyle der:

“Şiirin bir kısmında hikmet vardır.”[4]

Kur'ân-ı Kerim’de şairlerin her vadide at oynattık­ları, boş şeylere daldıkları, yapmayacakları şeyleri söyle­dikleri anlatılır. Devamında ise iman ve sâlih amel sahibi olup, Allah’ı çokça anan şairlerin böyle olmadığına dikkat çe­kilir.[5] Hassan Bin Sabit, Abdullah Bin Raveha gibi şair­ler, Hz. Pey­gamber devrinde şiirle İslâm'a hiz­met etmişlerdir.

Şiir........

© Risale Haber