Cağfer Karadaş'ın DİB (Diyanet) Yayınlarından Çıkan 'Kadere İman' Kitabı Üzerine
Diyanet Yayınlarını, Diyanet'e itimaden takip etmeye çalışırız. Son temin edip okuduğum kitabı da "İnanç Kitapları Serisi-7" başlığı altında, Prof. Cağfer Karadaş imzası ile yayımlanmış, 4.basım, 2018 tarih baskılı, 72 sayfalı "Kadere İman" kitabı oldu. Diğer iman esasları ile ilgili de kitaplar da var ama şimdilik bu kitabı temin edip okuduk. Niçin önce kadere imanı seçtik, kısaca anlatıp kitabın muhtevasına geçelim.
Rize Öğretmen Lisesi, 2. sınıfının başlarındaydık. Dönem, 1975'in Ekim aylarıydı. Namaza başlamıştık, kitaplarda derinleşmeye çalıştığımız dönemdi. Okula yeni gelmiş, yan köylüm, şimdi rahmetli Fahrettin Şahin ile arkadaş olmuştuk. Fahrettin, kendi ifadesiyle "Kur'an meali okuyarak Maocu olmuş" bir inançsız arkadaştı. Bana sorular soruyor, beni sıkıştırıyor ve acil cevaplar istiyordu. Niyetinde samimi olan arkadaşın sorularında, kader konusu da vardı. Sorusu aynen "Allah benim kaderimi Maocu olarak, seninkini Müslüman olarak yazmış. Benim Maocu senin de Müslüman olmaktan başka çaremiz yok. O zaman benim suçum ne?" cümlesiydi. Sonraki sorusu da "Şeytan bana musallat olmuş, dinden çıkarmış ve şerre düşürmüştü. O zaman, şeytanı yaratan Allah da şer işlemiş olmuyor muydu?" cümlesiydi.
Ben de bu cevabını bilemediğim sorular karşında ona: "Fahrettin, bu soruların cevaplarını bilmiyorum ama mutlaka vardır, araştırıp bulalım." derdim. Müftülüğe gitmiştik ama cevap alamamıştık. Kitaplara müracaat etmiştik fakat cevaba denk gelememiştik.
Sonradan, sorulara cevap aradığımız aynı aylarda denk geldiğim İmam Hatip öğrencisi Ekrem Kişmiroğlu'nun bu fakire "Bu soruların cevaplarının Risale-i Nurlarda olduğunu söylemesi üzerine, Risale-i Nurları tanımıştık. Risale-i Nurlarda bulduğum cevapları, Fahrettin'le de paylaşmıştık ve bu sayede Fahrettin, imanını kurtarmış, sağlam bir mü'min durumuna yükselmişti.
Sonrasında, gerek üniversite yıllarında gerek devamında öğretmenlik yıllarımızda, en çok karşılaştığımız sorular kader, şeytanın yaratılış hikmetiyle ilgili sorulardı. Böyle olunca da Diyanet'in "Kadere İman" kitabıyla, bilgi ve tecrübelerimizi daha sahihleştirmek, çeşitlendirmek için hemen okudum.
Cağfer Karadaş Hocamızı, "Kafama Takılanlar" kitap serisinden kitabından tanıyordum. İlâhiyat camiasında dertli insan bulmanın zorluğunun farkındayım. Ama Cağfer Bey Hocamızın çoğu kitabında günümüz insanına, hususan gençlere bir çare olma meyil ve azmi ağır basıyor. Fakat bu "Kadere İman" kitabı için, aynı şeyi söyleyemeyeceğim maalesef.
Bizim gibi, elife mertek diyecek seviyede biri için, böyle uzman insanları tenkit edecek, onlarda kusur arayacak bir göz ve iz'an, irfan ve ilim yoktur belki. Ama okuduğumuz, mütaalasında bulunduğumuz kitaplar ve dinlediğimiz ehl-i irfanın ve uzun tecrübe ve tetkiklerimizin bize kazandırdıkları var. Bütün başlıkları değil ama bazı kısımları incelemeye çalışacağız.
Ön sözün ilk cümlesi "Kader, Hazret-i Âdem'den itibaren insan zihnini meşgul eden meselelerden biri." şeklinde. Elhak doğru. Devamında, kader konusunda birtakım sapkınlıkların bulunduğu ifade edildikten sonraki cümleye bir bakalım. "Günümüzün insanının bu tür aldanmalardan kurtulması, kader inancının sağlıklı ve sağlam bir zemine oturtulmasına bağlı." Bu cümle de bizi çok sevindirdi ve ümitlendirdi. "Sağlam bir zemin bulacağız." iddiası, merakımızı artırdı. Fakat ön sözde sona doğru geçen cümleye bakalım. "Şunu da belirtmek gerekir ki asırlardan beri tartışılan ve hakkında birçok kitap yazılan kader probleminin kesin çözüme kavuşturulması mümkün değildir."
Vah ki vah. Bir iman hakikatinin, iman etmemizin şart olduğu bir umdenin anlaşılmaması, hatta bunun mümkün olmaması ne demek değerli hocam? Anlayamayacağımız, anlaşılması mümkün olmayan bir şeye mi Rabbimiz iman etmeye çağırıyor bizi? Bunca asırdır incelenmiş ve inceleyen deha düzeyindeki alim ve fazıllar, anlaşılması mümkün olmayan bir şeyin üzerinde mi kalem oynatmışlar? O zaman siz neyin üzerinde vaktinizi ve göz nurunuzu harcadınız sormazlar mı size? Halbuki kitabın takdim yazısında Başkanlık: "Her seviyede insanımızın yararlanabileceği, orta hacimde temel bir kitap ile imanın altı esasından oluşan bir setin hazırlanması yaralı olabileceği düşünülmüştür." cümlesini kullanıyor.
Düşünüldü ama Başkanlık, bu kitabı yayımlanmadan önce, okuyup ve okutup........





















Toi Staff
Gideon Levy
Tarik Cyril Amar
Stefano Lusa
Mort Laitner
Robert Sarner
Andrew Silow-Carroll
Constantin Von Hoffmeister
Ellen Ginsberg Simon
Mark Travers Ph.d