Rabbim içinde bulunuduğumuz Ramazan ayının hürmetine son nefesimizde kelime-i tevhid ile çene kapamamızı nasip eder inşallah. Zira nasıl bir hayat geçirilirse geçirilsin o son an çok önemlidir. Herkeze nasip olmaz...

***

Sultan II. Murad devri. 1441 senesinde Macaristan üzerine yapılan bir akında, Akıncı birliklerimiz pusuya düşürülür ve bir çok asker ile birlikte Akıncı kumandanlarından Rüstem Bey de esir edilir.

Macar kumandanı Rüstem Beyi hizmetine alır, konağında ona bir oda verir ve bütün şahsi işlerini ona havale etti. Gayet dindar olan Rüstem Bey, şartlar ne olursa olsun beş vakit namazını bırakmaz ve vakti girince hemen kılar.

Macar subayının genç kızı Rüstem Beye aşık olur fakat bir Müslümana olan bu hislerini kimseye söyleyemez. Rüstem Beyi uzaktan takibeder, bilhassa namaz kılarken gizlice onu seyreder, hayran hayran bakarak gözyaşları içinde; “Allahım, bana da bu Osmanlının dinine girip, onun gibi ibadet etmeyi nasib eyle!” diye yalvarır.

Genç kız bu aşk ve hasretten hastalanarak yatağa düşer. Hiçbir hekim onun derdine çare bulamaz. Artık son anlarını yaşayan kızın bütün ailesi başına toplanır, gözyaşları içinde dua eder.

Kız bir ara gözlerini........

© Pusula Gazetesi