TÜRK MİLLETİNİN ÖMRÜ "BEKLEMEKLE" GEÇER...
Türk Milletinin ömrü bir bebeğin annesinin kendisini emzirmesini ağlayarak, çaresizce ve hiçbir şey yapamadan beklediği gibi;
Çocukken; büyüdüğü, büyüyünce de çok para kazanıp refah, huzur ve keyif içinde yaşayacağı günlerin gelmesini beklemekle,
Gençken; gerçeklerle yavaş yavaş tanıştığı için bir üniversite kazanıp, mezun olunca, mesleğini icra edip hayatını kurtaracağı günleri beklemekle,
Orta yaşlarda; artık ülkesinin böyle gelmiş, böyle gideceğinin ve kendisinden de pek bir şey olamayacağının idrakine vardığından ülkesine ve kendisine dair mucize beklemekle,
İleri yaşlarda; ülkesine ve kendisine dair umudunu iyice yitirdiği için kendisi gibi aciz kullardan, Allah’a şirk koşma pahasına, ülkesini, dünyasını, ahiretini kurtaracak kerameti ve kahramanlığı beklemekle,
Yaşlılığında; geçmişte olduğu gibi, gelecekte de değişen bir şey olmayacağını gördüğü için bari hastane köşelerine, yataklara düşmeden, kimseye muhtaç olmadan öleyim diye dua etmekle ve ölümü beklemekle geçer.
Türk Milletinin ömrü; başını kaldıramadan, neler oluyor, neden böyle oluyor diye sorgulayamadan, birilerinin belirlediği gündeme göre değişen düşmanların,........
© Pusula Gazetesi
