Rahmetli Attila İlhan’ın TUSİAD tarifi ilginçtir. Ona göre ‘TÜSİAD Liman burjuvazisidir’, asla milli olmamıştır. Hatta ‘Batı’nın Türkiye’deki temsilcileridir’ İlhan’a göre. TÜSİAD’ı oluşturan büyük ailelere, yani Holdinglere bakınca birçoğunun ‘Devlet’ eliyle beslendiği görülür. Ekonominin aslan payı onlara ait olmuştu uzun dönemler.

TÜSİAD için sağ veya sol çok farklı değildir. Geçmiş icraatlarına bakınca sağ ve sol iktidarların devrilmesinde etkin roller üstlendikleri görülmüştür. Ecevit iktidarı ciddi örnektir. Buna rağmen bugün kendini ‘sol’ veya ‘sosyal demokrat’ olarak konumlayanların TÜSİAD hayranlığı sorgulanmaktadır.

Türkiye, çok geçmişlerden beri ‘Milli Burjuva’ yaratmak için büyük maliyetlere katlanmıştır. Osmanlı Devleti’nin ‘Galata Bankerleri’ne mecbur kalması acı örnekleri nedeniyle İttihat ve Terakki Partisi (İTC) dönemiyle birlikte “Milli Burjuva’ gayreti Türk Devleti yöneticilerinin adeta önceliği olmuştur. Cumhuriyet devride aynı şeyi aramıştır.

Devlet eliyle büyütülen birçok ailenin büyüyerek “Liman Burjuvasi”sine dönüşeceği hesap edilseydi nasıl bir tercih yapılır, yol izlenirdi bilemeyiz. Bilinen şey; 1970’lerde kurulan TÜSİAD’ı oluşturan çatının önemli aktörlerinin ulaştıkları güçle iktidarları ciddi biçimde zorladıklarına şahit olundu. Gazete ilanıyla iktidar devirme, pijamayla Başbakan (Mesut Yılmaz) karşılama eylemlerine yakın zaman önce “bayram değil seyran değil, eniştem beni niye öptü” minvali TÜSİAD garip açıklamalar yaptı.

Ağır eleştiriler üzerine........

© Pusula Gazetesi