Kadın: Sadece Üreten Değil, Tüketimi de Şekillendiren Güç
Bazen bir toplumun geleceğini anlamak için çok uzağa bakmaya gerek yok. Evin içinde, alışveriş sepetinin başında, bir çocuğun başucunda, mutfakta ya da iş yerindeki bir toplantı odasında… Kadını gördüğüm her yerde, geleceğe dair ipuçlarını da görüyorum.
Toplumun yapı taşı olan aile dediğimizde aklımıza genellikle anne ve eş kimliğiyle kadın geliyor. Yüzyıllardır bu böyle. Ama asıl mesele, kadının hep hak mücadelesiyle anılması. Adeta “ikinci bir varlık” olarak yıllarca görünmez kılınan kadının hikâyesi, bugün hâlâ birçok cephede devam ediyor.
Ben bu yazıda biraz farklı bir yerden seslenmek istiyorum. Kadını yalnızca üretimde değil, tüketimde de ekonominin itici gücü olarak görmemiz gerektiğine inanıyorum. Zira ben her gün bunu yaşıyorum. Sadece istihdamdaki rolümüzle değil, günlük hayatın tüm kararlarında yön verici olduğumuz kocaman bir gerçek.
Geçmişte kadınların üretim süreçlerindeki yerini yazmıştım. Ancak ekonomiyi tek başına üretim taşımaz. Talep yani tüketim de büyümenin anahtarıdır. Ve bu tüketim dinamiğini yönetenin büyük ölçüde kadın olduğunu artık veriler de çok net ortaya koyuyor.
2025 yılına ait güncel araştırmalar* bize toplumdaki algıların nasıl değiştiğini ya da hangi kalıplarda hâlâ........
© Para Borsa
