Alev rengi hüznüyle sonbahar…
P24’te haftalık ilk “Basın Tarihi” yazım 2 Ağustos 2016 tarihinde yayımlanmış. Her hafta düzenli bir yazı yayımlamışım. Ancak bu gayret altı hafta kadar sürebilmiş. Ali Suavi’nin yaşam öyküsünü anlattığım “Saray Gazetecileri ve Saray Muhalifleri” başlıklı yazımın yayınlandığı tarih 6 Eylül 2016.
10 Eylül’de ise gözaltına alınıp, 22 Eylül’de tutuklanmışım.
Basın tarihi yazayım derken kendim de basına karşı hiç değişmeyen zulümler tarihinin bir parçası olmuşum.
Hapiste kaldığım 21 ay boyunca P24’ün eşsiz bir dayanışma ruhu ve çok sıcak bir dostlukla yayınladığı savunma, hapishane notları ve eski Eylül yazıları gibi bazı istisnalar dışında “Basın Tarihi” köşesi boş, beyaz ve sessiz kalmış.
***
Tahliye olduktan hemen sonra 1 Ağustos 2018’te kaldığım yerden Basın Tarihi yazılarıma, Ali Suavi’nin garip ve trajik macerasına, daha kırkına bile gelmeden yaşamını çılgınca yitirdiği 20 Mayıs 1878 yılına geri dönerek devam etmişim.
“Yüksek Güvenlikli Hapishane Notları” başlığıyla kitaplaştırmak istediğim Silivri Notlarını da Basın Tarihi ile saç örgüsü haline getirerek yazmışım.
***
Şimdi, Basın Tarihi şimdi 2013 yıllarında geziniyor.
Çözüm Süreci ile bugün yaşananların ne kadar........
© P24
