menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

TEPKİYİ BASTIRAN SİSTEM KAOSU DOĞURUR!

8 0
02.04.2025

Eski zamanlardan bu yana halklar çeşitli güç mekanizmalarıyla

Yönetim tarafından,

Törpülenmiş, bastırılmış,… yönlendirilmiştir

Tarihte bunun bir çok örneği ile karşılaşabilirsiniz.

-Ama doğru, ama yanlış bu tartışılabilir bir konu hangi isyan olursa olsun

Bugün bir çok ülkede halk kitlelerinde yaşadığı sorunlara rağmen

Kitlesel bir itirazın gelişmemesi/gelişememesi

Pasifleştirme” politikalarının ne denli etkili olduğunun da göstergesidir.

Bu yazıda halkın nasıl pasifleştirildiğini ve bu unsurun

Etkiye tepki” doğasıyla nasıl çeliştiğini ve

Ekrem İmamoğlu protestolarını da ele alarak

Bu protestoların tek başına bir kişinin performansını değil,

Halkın pasifleştirildiği bir sistemde öfkenin nasıl saptırıldığını,

Sadece protestoların kendisini değil,

Protestoyu mümkün kılan koşulları da tartışalım.

Öncelikle halkın pasifleştirilme mekanizmalarına şöyle bir bakmak gerekirse,

Başta medyanın olduğunu görürüz,

Geleneksel ve dijital medya araçları,

Kamuoyunun dikkatini belirli alanlara yönlendirirken,

Asıl meseleleri perdelemekte güçlü araçlardır.

Gerçek gündemlerin yerine

Magazin, sansasyonel haberler ve ya yapay kutuplaşmalar

Konularak bireylerin kolektif bilinci bulandırılır.

Bu, hem algıyı hem de tepkiyi yönetmenin en etkili yollarından sadece biridir.

İkincil olarak halkı ekonomik bağımlılığa sürükleme ve borçlandırma

İnsanlar geçim derdine düştüğünde, hak arayışı ikinci plana itilir.

Kredi kartları, bireysel borçlar, güvencesiz çalışma koşulları v.b. ekonomik yapılar

Bireyleri sürekli kaygılı ve meşgul hâlde tutar.

Böylece bireyin tepki gösterecek enerjisi ve zamanı kalmaz.

Üçüncü olarak karşımıza çıkan bir diğer unsur ise,

Korku kültürü ve güvensizlik ortamı’dır.

Protestoların bastırılması, ifade özgürlüğüne yönelik tehditler ve

Tarihten bu yana cezalandırılan muhalif örnekler,

Bireylerde “başına iş gelir” korkusunu yaygınlaştırır.

Güvensizlik ortamı, bireyi yalnızlaştırır ve

Kitlesel hareketlerin oluşmasını engeller.

Sistemin kendisi, öfkeyi kendi içinde soğurabilecek alternatifler sunar.

Eğlence programları, sanal ortamda yapılan tepkiler,

Seçim dönemlerinde “değişim” vaat eden ama statükoyu koruyan aktörler,

Halkın tepkisini sembolik ve zararsız alanlara yönlendirir.

Bir nevi toplumu........

© Ortadoğu