CUM’A SOHBETİ (6 /33)
Mehmed Şevket Eygi Bey, Yurtdışına çıkarken, Sabah Gazete’si’nin idaresini Hüseyin Hilmi Işık Efendi’nin talebesi’ne emanet etmişti. Neşriyat siyasetini de elbette onlar tevcih ediyorlardı.1970’li yılların sonlarında ve 1971 yılının başlarında, Sabah Gazete’si’nin “Başmakale,” Köşesinde “ Sabah,” imzası altında makale’ler neşr’ediliyordu.Bu makale’lerde,Mesela, “ Cenab-u Hakk, yeryüzüne 2süleyman,” ismiyle üç büyük zât göndermiştir; bunlardan birincisi, Süleyman aleyhiselâm, ikincisi, Osmanlı Sultanı, Kânûnî, Sultan Süleyman Han, üçüncüsü de, Süleyman Demirel,” benzeri fikirler serd’ediliyordu.
Bu kabil yazılar, günün siyasî vasatında, Gazekte’nin okuyucuları tarafından hoş karşılanmadı. Sırf Gazete’ye destek için, reklâm veren firmaylar reklâm’larını kestiler. Zâten, zor durumda olan Gazete, iyice malî muzayaka ıltına girmişti.Şevket Bey buradaki vekillerine yazdığı uzun bir mektupla bu arkadaşları idareden uzaklaştırdı.Bu arkadaşlar bi’lâhere, Enver Ören Bey’in öncülüğünde, bi’lâhere, ismi değiştirilerek “TÜRKİYE;” olan, “ Hakîkat,” Gazete’sini çıkarmaya başladılar.
Bu arkadaşlar Sabah’tan ayrıldıktan sonra, zor durumdaki Gazete daha da zora girmişti. Personel maaşları vaktinde ödenemz, muhtasar vergiler Sosyal Sigorta pirimleri aksar hale gelmişti. Kağıt, ancak, günübirlik te’min edilebiliniyor, ekseriyyetle de refik gazetelerden ödünç alınarak Gazete basılabiliniyordu. Bu durum’da, Gazete’nin Sıkıyönetim İdaresi tarafından kapatılması bir nev’i kurtuluşu olmuştu.
Resmî ilân ve reklâm hakkına sahip günlük mevkûte, herhangi bir sebeble üç gün üst üste neaşriyatına ara vermek durumuyla karşı karşıya kaldığında, resmî ilân ve reklâm alma hak ve imtiyazını kaybediyordu. Ayrıca, 195........
© Önce Vatan
