menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

27 Mayıs 1960'tan bugüne dersler

15 16
30.05.2025

Birkaç gün önce 27 Mayıs İhtilali'nin yıldönümüydü. Askerlerin hiyerarşik olmayan bir şekilde ilk ve tek olarak iktidara el koyduğu 27 Mayıs, üniversite gençliği, sivil toplum ve aydınların da içinde yer aldığı bir aksiyondu. Bu boyutuyla kansız bir ihtilal olarak tarihe geçti. 27 Mayıs'ın öngünlerindeki 555 K , 28 Nisan Beyazıt gibi kitlesel halk ve gençlik hareketleri iktidarı sarsan eylemlerdendi. 27 Mayıs, birçok yönüyle özellikle getirdiği anayasa ile diğer askeri müdahalelerden ayrılır. 27 Mayıs sonrasında ihdas edilen fakat 12 Eylül cuntacılarının kaldırdığı "Hürriyet ve Anayasa Bayramı" da istibdat girişimine karşı özgürlüğü ve buna dayalı anayasayı vurgular.

Ne var ki Menderes, Zorlu ve Polatkan'ın idamı 27 Mayıs'ın meşruiyetini gölgeledi. Ki, bu üç idam fazla değil, 12 yıl sonra "üçe üç!" nidaları arasında Üç Fidan'ın idamını beraberinde getirdi. İki ayrı "üç idam" siyasi tarihimizde derin izler bıraktı.

İktidardaki Demokrat Parti'nin gemi iyice azıya alarak kurduğu Vatan Cephesi ile ülkede aşırı bir kutuplaşma iklimi oluşturması, TBMM'de tamamen DP'li milletvekillerinden oluşan bir Tahkikat Komisyonu kurularak yargılama yetkisi verilmesi; bu komisyonun hukuku adeta ıskartaya çıkarmaya kalkması ve CHP'yi kapatmaya yeltenmesi 27 Mayıs'ın adeta ebeliğini yapan adımlardı.

Asıl olarak bu yazıda 27 Mayıs ve sonuçlarına değil, "Ne olmasaydı 27 Mayıs olmazdı?" sorusuna yanıt aramaya çalışacak ve 1950'lerin sonları ile bugünler arasındaki benzerlikler üzerinde duracağım.

KURUCU PARTİ CHP ÇOĞULCU DEMOKRASİYİ İÇİNE SİNDİRDİ

1)14 Mayıs 1950'deki genel seçimlerde CHP'nin lehine olacağını düşündüğü seçim sisteminin azizliğine uğraması, bumerang olması sonucunda CHP'den Dörtlü Takrir ile ayrılan Bayar, Menderes ve arkadaşlarının 1946'da kurduğu DP iktidara geldi ve 1923-1950 arasındaki 27 yıllık CHP tek parti iktidarı son buldu. Cumhurbaşkanı ve CHP Genel Başkanı İsmet İnönü, seçim sonucunu soğukkanlılıkla karşıladı, hatta yenilgisini "zafer" olarak niteledi. Çünkü, çoğulcu demokrasi işlemiş ve iktidar serbest seçimlerde el değiştirmişti. 1954 seçimlerinde de DP seçimleri kazandı fakat 1958 seçimlerine kadar iktidarı sürdürmekte zorlanacağını öngörerek seçimleri erkene alıp 1957 sonbaharında yapmaya karar verdi.

DP İTTİFAKI YASAKLAMASA DEMOKRASİ RAYINA OTURACAKTI

2)1956'dan itibaren ülkede işler iyi gitmiyor, iktidar partisi DP kaynıyordu. DP'den ayrılan bir grup Fevzi Lütfi Karaosmanoğlu liderliğinde Hürriyet Partisi'ni kurmuştu. CHP, 1957 erken seçim kararı alınınca HP ve Osman Bölükbaşı liderliğindeki Cumhuriyetçi Millet Partisi ile güçbirliği (ittifak) arayışlarına girmiş; üç parti sonunda bir Güçbirliği........

© Muhalif