menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

GÜNÜMÜZDE MURABIT OLMAK

9 10
24.09.2025

Hatırlayalım: Ribât masdarı kavram olarak; “düşman saldırılarını önlemek için sınır boylarında nöbet tutmak, düşmanın geleceği yeri bekleyip korumak, ya da düşmana karşı uyanık ve cesur olmak, Allah yolunda yoğun çaba (cihad) için hazır olmaktır.

‘Ribât’ ayrıca, bir işe sarılıp devam etmek, düşmana karşı savaş atları (veya malzemeleri) hazırlamaktır.

Ribât yapanlaramurâbıt’ denir. Ribât ve murabıtla ilgili şu gerçeklerin altını çizmek gerekir- Ya da günümüzde murabit olmanın imkanları:

1.Yüreğin kapısında nöbet tutmak

Rabbimiz şöyle buyuruyor: “Ey iman edenler! Sabredin, sabırda yarışın, ribât yapın (düşmana karşı hazırlıklı olun) Allah’a karşı gelmekten sakının ki başarıya ulaşabilesiniz.” (Âli İmran 3/200)

Murâbıt iki anlamda değerlendirilir:

Birincisi; gerektiği zaman müslümanların sınırlarında nöbet veya benzeri bir iş için tıpkı bedendeki nefsi korumak gibidir. Murâbıt da bu anlamda Allah yolundaki mücâhide benzer.

İkincisi de; müslümanların sınır boylarında onların vatanlarını, ırzlarını ve dinlerini korumak için düşmanlara karşı hazırlıklı olan İslâm askeri gibi, o da kalbinin kapısında imanına yönelik tehlikelere karşı ‘ribât’ yapar, nöbet tutar, ibadete hazır olur.

Yüreğinden içeriye -düşman sayılan- şeytanın vesvesesi, fitne ve fesat fikri, haset ve zarar verme düşüncesi, şirk ve nifak yani Tevhide aykırı inanç ve kanaatler, şehevî arzular, aşırı hırs ve tamah girmesin diye dikkat eder, uyanık durur.

Görevini tam yapan nöbetçi gibi…Tehlike anında çobanın sürüyü koruduğu gibi nefsini düşmanlarından korur.

Murâbıt, sürekli uyanıktır. O –gerekirse- sınır boylarında, müslümanları zayıflatmak ve mağlup etmek için fırsat kollayan dış düşmanlara karşı hazırlıklıdır.

İbadetine devam ederek, Rabbi ile olan ‘irtibatını’ (bağını) sürekli diri tutarak imanını ve takva bilincini korumaya çalışır. Nefsine ve onun aşırı isteklerine karşı tayakkuz hâlindedir.

2. İbadette devamlılık ve hazır olmak

‘Ribât’, aynı zamanda ibadete sarılmak, ibadete devam etmek, gönlü ve duyguları en samimi bir şekilde ibadet şuuruna bağlamak demektir.

Mü’min, hem her an ibadete hazırdır, hem de ibadetinde süreklidir. O böyle yapmakla, görünmeyen düşmanlara karşı kendini korumuş olur, imanını koruma altına almış olur.

Bazıları tarafından hadislerde ve Âl-i İmran 200. âyette geçen ve “sınırda nöbet beklemek” anlaşılan ribât; bazılarına göre de mescitte veya zihnen bir sonraki namazı beklemektir. Bu anlama hadislerin anlatmasına dayanmaktadır.

Âyette geçen وَرَابِطُوا (ve râbitû) emrini bazıları Rasûlullah’ın açıklamalarından hareketle “ibadette hassasiyet”, “ibadette devamlılık ve dikkat” olarak da........

© Mir'at Haber