BİZ HİÇ AKILLANMAYACAK MIYIZ?
Övünme ve dövünmeye gelince mangalda kül bırakmıyoruz, sınır tanımıyoruz da, “akletme”ye gelince kimseden ses çıkmıyor neredeyse. Gelecekle ilgili vaadlere gelince, hayal satmak hoşumuza gidiyor. İnsanlar da o hayale ne kadar aç ise, onlara güveniveriyor ve o işin önünü sonunu hiç düşünmüyor ve hayal tacirlerin peşine takılıveriyor.
Bugüne kadar Cennet hayali ile, Cehennem vadisine kadar geldik. Önümüzdeki gerçek şu: Evet dünyayı cehenneme çevirebilirler, hem de TEK TIK’la, tabi ki, biz Allahın ipini bırakıp, onların peşine takılacak olursak ve Allah (cc) de bizim ipimizi bırakırsa!
Fransa, İspanya, Portekiz’de ülkeleri bir gecede karanlığa gömen bir teknoloji var artık. Bizde de bunun için Dijital dönüşüm ofisi vardı. 5G, akıllı şehirler, akıllı evler, akıllı işyerleri, sanayi siteleri, kampüsler, akıllı otomobiller, akıllı telefonlar, hepsi birer bombaya dönüştürülebilir.
Bir tek Süleymaniye’yi yapmak için, önce bir Sinan, bir de Süleyman gerekli. Sonra da bir 7 yıla ihtiyaç var, 3000 kişinin çalışacağı. Bu sadece dünyanın küçücük bir köşesinin imarı için gerekli. Ama Süleymaniye’yi yıkmak için, iki geri zekalı, bir kazma bir kürek yeterli idi, ama artık ona da gerek yok, TEK TIK yeter. Caminin büyük kubbesinin altında 300 kandil var. Her birini tek tek yakmak ve söndürmek gerekiyordu. Bu gün bütün bir mahallenin, şehrin ya da ülkelerin elektriklerini kesmek mümkün. “Algı mühendisi, zamane büyücüleri”nin algı yönetimleri ile sürüleştirdikleri kitleler Cennet hayali ile kendi rehberler ve iktidarları eliyle kendi cehennemlerine odun taşıyorlar sanki!
Akıllı (!?) cep telefonlarınız BioHacker’lerin elinde sahibini öldürecek bir silaha dönüşebilir. BioRezonans yöntemi ile herşey mümkün. Kısırlaştırıcı etki, kadınlarda sakat doğum, hatta sizi saldırgan da yapabilirler, mesela mutluluk hormonu salgılatabilecekleri gibi, ostrejen salgılayarak afrodizyak etkisi oluşturarak saldırgan hale de getirebilirler. Zaten bizim farkında olmadığımız onlarca sensörle herşeyimizi izliyorlar. Cebimizde tehlikeli bir ajan taşıyoruz. Tepemizdeki Starlink’ler üzerinden laser’le yanıcı olan herşeyi yakabilirler. RF ile tüm elektronik sistemleri kilitleyip, çalışamaz hale getirebilirler. Akıllı trafolar, ev ve işyerlerinizdeki akıllı santraller, sabit ve otonom sistemler üzerinden yapamayacakları şey yok. Akıllı evinizde, siz yatarken ya da evde olmadığınız zaman, akıllı kombinizin çakmağını kapatıp, gazını açıp, sonra çakmağını uzaktan kaçarak evinizi de yakabilirler, apartmanınızı da başınıza yıkabilirler.
Akıllı arabalarınızı, o elektirikli, elektronik araçların sizin katiliniz olabileceğini hiç düşündünüz mü? Bu araçları nasıl kapalı otoparka, evlerin kapalı park alanlarına alabiliyorlar ki. Bir su baskınında, ya da Hacker saldırısı ile, teknik bir arıza sonucu bu araçlar patlatılabilir.
Chemitrail ile tepemizden kimyasal zehir yağdırıyorlar. Yakında arı, uğur böceği, kelebek kalmayabilir. Daha sonra onların başına gelen bizim de başımıza gelecek. Bu şekilde hava , su toprak zehirleniyor. Göller, barajlar hepsi zehirleniyor. Sebzeler, meyveler, çiçekler de öyle, Tarım zehirleri yetmiyormuş gibi, birileri başımızdan pislik yağdırıyor. O da yetmiyormuş gibi, bir RF bombardumanına tabi tutuluyoruz. Evinizdeki Wifi cihazları bir silaha dönüştürülebilir. 5G röleleri de öyle. Sokaklar sadece kameralarla donatılmıyor, her taraf role.. Hepsi insanın beyin dalgalarını da etkiliyor, sağlığını da. Radyo aktif kirlenme kimsenin umurunda........
© Mir'at Haber
