Dava Eri bir Alim: Bayram Binici Hocam (1938-1996) Milli Görüş ve adil düzen noktasında tam bir derya idi
1991 yılı üniversite imtihanına girmiştim. Tercihlerimin tamamı ilahiyat idi. Abdülkadir Dinç Hoca son anda Niğde Eğitim sınıf öğretmenliğini de kendi eliyle son tercih olarak kodlamıştı.
Ve ben, birinci tercih ilahiyat beklerken garip bir şekilde son tercihim Niğde Eğitim Sınıf Öğretmenliği gelmişti.
Arapçayı ve İslami İlimleri çok istediğim için İlahiyat dışında bu tercihin gelmesi canımı sıkmıştı.
Ama yapacak bir şey yoktu.
Niğde’ye istemeye istemeye üniversite okumak için gittim.
Hırsımdan ne kadar Arapça kitap varsa hepsini Niğde’ye götürmüşüm. Zamanımın çoğunu bu kitaplarla geçiriyordum. Biz arkadaşlarla Safa Vakfı evlerinde kalıyorduk.
Milli Gençlik Vakfında haftalık yapılan bir sohbet için bizi davet ettiler ve biz de sohbete gittik.
İlk defa dinlediğimiz bir Hoca Efendi Bayram Binici.
O kadar güzel ve etkileyici konuşuyordu ki; gerçekten hayran oldum.
Her hafta sohbetlerine devam ettim.
Çok etkili, ikna gücü yüksek ve ayetlerle, hadislerle dolu ve tam kıvamında espriler...
Çok iyi bir müderris ve İslamî ilimlere hakim olduğu kanaati bende oluşunca; kendisiyle özel görüşüp bana Arapça okutmasını talep ettim. Olur yiğidim sen bir grup oluştur gel okutayım dedi. Ama ben Arapça okuyacak kimseyi bulamadım ve gurup oluşturamadım.
İlk yılımız kendi kendimize özel Arapça çalışmalarımızla ve Hoca Efendinin sohbetlerini dinlemekte geçti.
Milli Görüş ve adil düzen noktasında tam bir derya idi. "Adil düzen akademisi" ismiyle gençlerden oluşan şuurlu bir nesil yetiştirme hayalini sık sık dillendirir idi.
Kapitalizmi, Komünizmi ve Siyonizm'i çokça anlatırdı. Onların dünyanın başına nasıl bela olduğunu sıkça vurgular idi.
Erbakan Hocaya saygısı, sevgisi müstesna idi.
Hak bildiği doğruları şartlar ne olursa olsun söylemekten çekinmez idi. Hocası Ermenekli Saffet Efendinin Kelam noktasındaki kabiliyeti Bayram Hocada aynen hissedilir idi. Biz onun Milli Görüşe hizmet noktasında nice fedakarlıklar yapıp bedeller ödediğini Niğde’nin eşrafından defalarca dinledik.
Tebliğ, davet, Cihat ve İslam Devleti gibi konularda çokça konuşur idi.
Halifelik ve hilafetle alakalı sohbetleri meşhurdur. Hatta Cemalettin Kaplan'a halifelikle alakalı üç saatlik hazırladığı reddiye sohbet meşhurdur.
Bayram Hocanın sohbetlere böyle devam ederken; bir gün, sohbet akabinde Niğde’nin Koyunlu kasabasına özel bir medrese açılacağını müjdeledi. Benim üniversite ikinci sınıf bitmişti. Ama medreseye lise 1 ve üniversite 1 öğrencisi alınıp üst sınıflardan ve ara sınıflardan öğrenci alınmayacağını söyleyince çok üzüldüm.
Neyse ki medresenin müfredatı belli olup kitaplar gelince, hocamla özel görüşüp bu kitapların bir kısmını okuduğumu söyleyince çok memnun oldu ve benim kendisine yardımcı olacağımı düşünerek bizi de Medreseye dahil etti.
Hatta son görüşmemizde bana, “eğer seni o gün, medreseye almamış olsaydım, hayatımın en büyük hatasını yapmış olacaktım” demişti.
Ve Medresede İlk gün.
Temelini Erbakan........© Milli Gazete
