menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Görünenler ve görünmeyenler

20 17
22.01.2025

Şu zamanda, gerek siyasada ve gerekse düşünce hayatında her şey ortadaymış, açıktaymış, biliniyormuş gibi görünse de hiçbir zaman gerçek bir durum değildir. Görünen ve görünmeyenler arasında perdeler bulunuyor. Bu perdeler ister kalın duvarlar, ister zar gibi kimi şeyler veya görünmeyen soyutluklar olsun asıl olan ile olmayanı ayırt edilemez.

Hayatlar kurgulanıyor, kurumlar özellikle bu anlamda kendileri açısından koruma altındadır. Hemen yanı başlarında olup bitenlerin bile farkına varılamıyor. Olaylar ve durumlar olur, bir şeyler olup biter, ondan sonra anlaşılmaya başlıyor.

Geçmiş ile ân arasında bir karşılaştırma olmadıkça, toplumsal değişimlerin, tarihi evrelerin durumları iyi bilinmedikçe değerlendirmeler sağlıklı olamıyor. Toplumların değişimi sosyoloji biliminin doğuşuyla birlikte genel bir değerlendirme yapılır. Türk milliyetçiliği üzerine olan sosyolojik çalışmalara baktığımızda ilginçtir ki, temel diye sayılan kaynak eserler Yahudilerin üniversitelerinde yapılmış, yapılmaktadır. Bir başka deyişle ülkeler ile ilgili hazırlıklar da böylesi bir tutum içermekte. Elimizin altında önemli araştırmaya dayalı eserler var. Bunlar Uriel Heyd Türk Ulusçuluğunun Temelleri, David Kushner’in Türk Milliyetçiliğinin Doğuşu. Bu iki eser de İsrail’de Hayfa Üniversitesi’nde yapılmış olan çalışmalar. Bu eserler döneme........

© Milli Gazete


Get it on Google Play