menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Esaret Camları

15 0
23.04.2025

Dünya bir sahne ise oynamak için buradayız. Hayat bir kitapsa onu okumadan ölmemeli. Belki bir şiir, hatta belki trajedi de olabilir hayat. Ama her durumda insanın kendini ona eklemlemesi, onunla bitişmesi, kendi gövdesinden yeni bir gövde üretmesi gerekir. Kendi hayatını yaşayanlara, kendi kitabını yazanlara insan denir. Başkalarından kopyalanmış hayatları kendi hayatı sananlara gülünür geçilir. Senaryosunu başkalarının yazdığı bir hayatta figürandan öte bir rol verilebilir mi bize? Başkalarının artıklarından devşirdiğimiz hangi parçalar bizi biz yapar ki? Sadece seyretmek, bulunduğu yerde durmak, bir taş gibi kendinden önceyle sonrasına hiç nüfuz edememek demektir. Eylemsizliğin yoklukla kurduğu ilişkinin durduğu yer tam da burasıdır. Ve burası aynı zamanda orta yerde kendi varoluşu dururken başka varoluşlara tapınmak, kendi kişilikleri dururken başka kişilerin kişiliklerini giyerek varoluşunu geriye itmek, hatta reddetmektir.

Antik Yunan; hayatı bir oyun, ona yön verenleri oyuncu, o oyunu yorumlayanları seyirci olarak görürdü. Sahne, tam da insan ile Tanrı arasındaki ilişki gibi kurgulanır, Tanrı’nın mutlak adaleti oyunculara da seyircilere de benzeri yetenekler bahşederdi. Seyirci aynı zamanda oyuncu, oyuncu aynı zamanda seyirciydi. Her seyircinin bulunduğu yer, sahneyi bütünüyle görebileceği şekilde ayarlanırdı. Her köşe, hayatı oradan seyrettiğimiz devasa bir görüş alanına sahipti. Seyirciden beklenen, sadece oyunu seyretmek, oyun bitince evine gitmek değildi. Seyirci oyunu yorumladığı, durduğu yerden gördüklerini kayıt altına aldığı, hatta biraz daha fazlası, oyuna katkı verdiği sürece orada oluşun hakkını vermiş sayılırdı. En iyi seyirci, aktif idrakiyle oyunu en iyi yorumlayan kişiydi. Seyirci aynı zamanda oyuncu, oyuncu aynı zamanda seyirci addedilirdi. Böylece oyundan seyirciye, seyirciden oyuna yönelen ışık sürekli yer değiştirir, bu yer değiştirme sahneyi ha bire aydınlatır, oyun süresince sahnenin daima ışıltılı kalmasını sağlardı. Bir........

© Milat