Hem nalına hem mıhına!
Ekrem İmamoğlu’nun gözaltı süreciyle ilgili tartışmalar alevlenirken, bazı çevrelerden “Neden şimdi?” sorusu yükseliyor. “Eğer bu iddialar doğruysa, AK Parti neden daha önce harekete geçmedi?” sorusu, meşru bir merakın ürünü. Ancak bu soruya cevap ararken, hukuk devleti olmanın gerektirdiği incelikleri ve adaletin işleyişindeki karmaşıklığı göz ardı etmemek gerekiyor.
Yolsuzluk ve terör bağlantılı iddialar, özellikle de İstanbul gibi devasa bir metropolün yönetim süreçlerine dairse, kısa sürede sonuçlandırılamayacak kadar karmaşıktır. Savcılık, suç teşkil eden eylemlerin belgelenmesi, finansal izlerin takibi, tanık ifadelerinin toplanması ve hukuki prosedürlerin eksiksiz tamamlanması için zaman gerektiren titiz bir çalışma yürütür. Örneğin, 17-25 Aralık sürecinde olduğu gibi, aceleyle açılan davaların toplumsal infiale yol açma riski vardır. AK Parti’nin bu kez sürece müdahale etmeyerek yargının bağımsızlığına saygı göstermesi, aslında “geçmiş hatalardan ders alındığının” bir göstergesi.
İmamoğlu’na yönelik iddiaların, belediye kaynaklarının usulsüz kullanımından terör örgütleriyle iletişime kadar geniş bir yelpazede olması, delil toplama sürecini zorunlu olarak........
© Milat
