menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Dur durak bilmeyen hayat

35 0
26.07.2025

Hayatın durmadan akan ırmağında bazen kürekleri bırakır, rüzgârın bizi sürüklemesine izin veririz. Oysa bazıları vardır, o ırmağın akışına meydan okur, fırtınalara direnir ve kendi rotasını çizer. Onların sırrı, sihirli bir değnekte değil, içlerindeki o sarsılmaz iradede saklıdır. Hayatın dehlizlerinde yıllarca aradım bu sırrı. Kimi zaman felsefe kitaplarının tozlu sayfalarında, kimi zaman iş dünyasının amansız rekabetinde, kimi zamansa kendi hatalarımın acı derslerinde buldum izlerini. Ve nihayet anladım ki, durdurulamaz olmak bir varış noktası değil, bir varoluş biçimidir. Bu yolculukta edindiğim tecrübeler, size de ışık tutabilir, belki de kendi ırmağınızın kaptanı olmanız için cesaret verebilir.

Birçok kişi için yaşam, her şeyi dengeleme sanatıymış gibi anlatılır. İş ve özel hayat dengesi, sosyal ve bireysel denge... Ne kadar da kulağa hoş geliyor, değil mi? Ama gelin görün ki, dünyayı değiştirenler, iz bırakanlar, asla "dengeli" insanlar olmadı. Onlar, bir ideale, bir fikre, bir tutkuya adanmışlardı. Gözleri sadece o yolda parlayan yıldızı görüyordu. Konforu bir kenara bırakıp anlamın peşinden koşuyorlardı. Eğer mükemmel bir denge peşindeyseniz, belki de yaptığınız iş sizi yeterince heyecanlandırmıyordur. Ya da henüz bulamadınız o uğruna her şeyi feda edeceğiniz büyük amacı. Peki siz ne durumdasınız? Sizi sabah yataktan heyecanla kaldıran o amaç, o tutku ne?

Para meselelerine gelince... Çocukluk hayallerim, evdeki iki farklı gazeteden kestiğim indirim kuponlarının cazibesiyle şekillenirdi. Her kestiğim kuponun beni zenginliğe bir adım daha yaklaştırdığına inanır, en ucuz ürünü bulduğumda zafer kazanmış hissederdim. O günlerdeki kupon toplama hevesim, aslında bir hedef belirleme ve ona ulaşma disiplininin ilk adımlarıymış. Meğer asıl mesele, küçük hesaplar yaparak harcamaları kısmaktan çok, kazanma yollarını çoğaltmaktan geçiyormuş. Zenginlik, birikim yaparak değil, gelirleri artırarak ve en az onun kadar önemlisi, ihtiyaç dışı harcamalardan kaçınarak gelir. Parayı akıllıca kazanmak kadar akıllıca harcamanın da büyük bir erdem olduğunu aklınızdan çıkarmayın. Sizin enerjiniz de en verimli şekilde kazanç yollarını keşfetmeye harcanmalı. Kendinize şu kilit soruyu sorun: "Nasıl daha çok üretebilirim?" Bu basit soru, sadece maddi........

© Milat