menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Şeyma Hatice Bozoğlu yazdı: Her KHK’lı gerçekten KHK’lı mıdır?

13 1
20.09.2025

Çobanı vur, koyunlar dağılır.”
Zekeriya 13:7

Türkiye’de uzun süredir görmezden gelinen meselelerden biri, 15 Temmuz 2016 darbe girişiminin ardından çıkarılan Kanun Hükmünde Kararnameler (KHK). Ülke insanı için bu kararlar kısa sürede gündemden düştü. Oysa doğrudan etkilenen yüzbinlerce insan için KHK’lı olmak hâlâ bitmeyen bir krizin adı.

Toplumun aslında bildiği ama yüzünü çevirdiği bu ağır mesele, çoğu zaman iki ucun arasında sıkışıyor. Bir yanda “oh, iyi oldu onlara” diyenler, diğer yanda “her KHK’lı mağdur ve masumdur” yaklaşımı var. Bu iki zıt kutup arasında sarkaç gibi gidip gelen tartışma, meseleyi daha nüanslı bir zemine taşımak yerine tek boyutlu kalıplara hapsetmiş durumda.

İlk KHK’nın üzerinden dokuz yıl geçti. Birçok soruşturma tamamlandı ama çoğunluk için “ilk şok” hâlâ atlatılmış değil. Bunu söylemlerin ve sosyal medya tepkilerinin monolitik oluşundan görmek mümkün. KHK’lılık deneyimi çeşitlenip parçalanmış olsa da söylem çoğu zaman homojenleştirilmiş bir mağduriyet anlatısına sıkışıp kalıyor.

Darbe girişiminin hemen ardından ilan edilen olağanüstü hâl (OHAL) sürecinde toplam 32 KHK çıkarıldı. Bu iki yıllık dönemde her yeni liste açıklandığında binlerce insan büyük bir kaygıyla isimlerini o listelerde aradı. Siyasi ortamın gerginliği, tırmandırılan öfke diliyle birleşince KHK’lılar toplumda “istenmeyen güruh” haline geldi. Türkiye’de hiçbir mahalle –ne sağcısı, ne solcusu, ne dindarı, ne de seküleri– bu meseleyi kabullenmedi.

Aradan geçen yıllarda Türkiye gündemi neredeyse aralıksız krizlerle sarsıldı. Art arda gelen ani gelişmeler, refleksif tepkilerin cazibesine kapılan bir toplum yarattı. Bu ortamda uzun uzun düşünmek için ne vakit kaldı ne de derinlik.

Yani? Her KHK’lı aynı havuzun içinde mi? Hepsi aynı şekilde masum, aynı şekilde hakları gasp edilmiş, aynı şekilde aileleri dağılmış, aynı şekilde ekonomik yıkıma uğramış mı? Ya da hepsi “terörist” mi? Elbette hayır. Bu mesele ne öfkelerin yarıştırılacağı bir alan ne de yalnızca acılar üzerinden anlaşılacak bir konu.

KHK’lıların büyük bölümü, yargının tanımıyla Fethullahçı yapıyla........

© Medyascope