menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Selim Kuneralp yazdı: Amerika’da rüzgar dönüyor mu?

28 21
15.11.2025

Geçtiğimiz haftalarda yurtdışında iki önemli seçim yapıldı. Birincisi Hollanda’daki genel seçimler, ötekisi de Amerika’da New York belediye başkanlığı seçimiydi. Hollanda’daki seçimin önemi aşırı sağın yükselişine bir set koymasıydı. Hollanda’daki seçimlerin aşırı sağın yükselmekte olduğu Fransa ve Almanya’daki seçmenlere örnek teşkil edip etmeyeceğini zamanla göreceğiz. New York’daki seçimi kazanan ise kendisini demokratik sosyalist olarak tanımlayan ancak Demokrat Parti’nin resmi adayı olan Zohran Mamdani oldu. Her iki seçimin belki tek ortak yönü kazanan adayların ikisinin de oldukça genç olması ve siyasi hayatta süratle yükselmeleriydi. Hollanda seçimlerinin galibi ve müstakbel Başbakan Rob Jetten 38 yaşında, Mamdani ise 34 yaşında. Demokrasiye geçildiğinden bu yana ülkemizde bu yaşta bir lidere sahip olduğumuzu hatırlamıyorum.

Mamdani hakkında çok şey yazıldı. Portresini burada tekrarlamak istemiyorum çünkü sanırım konuyla ilgilenen herkes artık yeterli bilgi sahibi olmuştur. Ancak yanlış anlamaları gidermek amacıyla Uganda’da doğmuş olmasına rağmen, etnik bakımdan Afrikalı olmadığının, baba tarafında İngiliz kolonisi döneminde oraya yerleşmiş ve İdi Amin zamanında kovulmuş Hint kökenli bir aileden geldiğinin, annesinin ise yine aynı kökene sahip olduğunun her zaman anlaşılmadığını belirteyim.

Mamdani gayet iddialı bir programla başa geçti. Enflasyonun ve özellikle kiraların artması neticesinde zenginler ile daha az varlıklı sınıflar arasında fark gittikçe büyümüş, ay sonunu getirmekte zorlanan insanların sayısı artmıştır. Mamdani bu durumu telafi etmek amacıyla çocuk bakımı, bedava toplu taşıma gibi popülizm kokan öneriler getirmiş ve bu öneriler ile kişisel karizması başarısının temelini teşkil etmiştir. Netanyahu karşıtlığının Musevi toplumun çok güçlü olduğu New York’ta sorun teşkil etmesini önlemek amacıyla ona karşı olan liberal diyebileceğimiz Musevileri hoş tutmuş, başına bir kippa geçirerek sinagoglarını ve sosyal merkezlerini ziyaret etmiştir. Yine de Demokratlar arasında İsrail karşıtlığının Netanyahu yüzünden arttığı da bir vakıadır.

Ve tabii New York’un 1924 yılından bu yana Cumhuriyetçi belediye başkanı seçmediğini de hatırlamak lazım. Nitekim Mamdani’nin en güçlü rakibi sadece %7 oy alan ve Trump’ın dahi desteklemediği Cumhuriyetçi aday değil, Demokratların ön seçimini kaybeden ve bağımsız olarak seçime giren eski bir yönetici aileden gelen daha ılımlı sayılabilecek Andrew Cuomo olmuştur.

Bu arada Mamdani ile eski başkan yardımcısı ve Demokratların 2024 seçimlerindeki başarısız adayı Kamala Harris arasında ailevi geçmişleri açısından benzerlikler dikkatimi çekti. Harris’in babası Mamdani’den farklı olarak Hint kökenli değil, Afrika kökenli fakat Karaiblerden gelme ama onun gibi Marksist eğilimli bir üniversite profesörü. Ve tabii her ikisi de göçmen ailelerin çocukları. Ayrıca her ikisinin de anneleri Hint kökenli. Bu arada başkan yardımcısı JD Vance’in eşinin de Hintli olması ilginç bir tesadüf.

Dönelim 4 Kasım’a. Trump’ın Cumhuriyetçi Partisi Virginia eyaletinin valiliğini kaybetti, New Jersey’de Demokratlar koltuğu muhafaza etti, California’da Cumhuriyetçilerin karşı olduğu, seçim bölgelerinin yeniden dizayn edilmesini ve Temsilciler Meclisi’nde Demokratlara beş ilave sandalye sağlanması imkanını veren bir referandumu da yine Demokratlar kazandı. Birçokları........

© Medyascope