Çöküşün Ortasında Umut: Halkın İradesi ve Atatürk’ün Yolu – Hatice Topçu Yazdı
Yazıma yaşanan olumsuzlukların ağırlığı ile başlıyorum. Ne yazık ki ülkemizde sorunlar giderek derinleşiyor. Ekonomide, hukukta, eğitimde, sağlıkta, tarımda, hayvancılıkta ve bütün alanlarda adeta bir çöküş yaşanıyor. Bu çöküşün mağdurları çoğalıyor, özetle oluşturulan sistemin çarkları insanları öğütüyor.
Örneğin sağlıkta özel hastanelerle ilgili “yeni doğan çetesi” denilen ve bebek ölümleriyle kamuoyunun kanını donduran olayın sanıkları henüz cezalandırılmadan; bebek bekleyen annelerin erken doğum yaptırılması ve erken doğan bebeklerin kuvöz de tutulması ile hastanelerin kazançlarının artırılması olayı gündeme düştü. Tek amaç kazanmak!
Örneğin geçtiğimiz eğitim öğretim yılı sonlarına doğru özellikle proje okulları öğrencilerinin tepkileri sonrası durdurulan norm fazlası öğretmenlerin atamaları oldu bittiye getirildi. Sistemde amaçlar doğrultusunda düzenlemeler yapıldı. İlçeler birleştirilerek bölgeler oluşturuldu ve eğitim öğretim yılının ilk haftası resen atamalar jet hızıyla yapıldı.
Nedir resen atama?
Tercihine atanamayan ve/veya herhangi bir kuruma atanmak için başvurmayan öğretmenlerin görev yerlerinin idare tarafından belirlenmesi, yani isteği dışında atamasının yapılması… Öğretmenin o güne kadar kamuya kattıklarının hiçbir önemi yok, nitelikli öğretmen olmasının, hatta öğrencilerin vazgeçilmezi olmasının dahi hiçbir önemi yok.
Proje okulunun üniversiteye öğrenci hazırlayan ve kazandıran öğretmenleri bir anda kendilerini başka bir ilçede, başka bir okulda, örneğin herhangi bir meslek lisesinde buldu. Üstelik resen atandıkları okullarda alanlarında yeterince ders yükü yok. Özetle meslek hayatlarının son demlerinde, mesleklerinin zirvesinde öğrencilerine veda edebilme fırsatları dahi olmadan 24 saat içinde ayrılış başlayışa zorlandılar, sözün özü sürgün edildiler…
Okulların açıldığı şu günlerde taşıma ihalesi yapılmadığı için okuluna gidemeyen........© Medya Siyaset
