Hayat bayram olsa…
Siyasi parti mitinglerinde kitlelerle doğrudan buluşan ilk sanatçımızdı…
1973’de Bülent Ecevit’in Taksim mitingi ile başlayan, dostluk, barış, sevgi mesajları verdiği “Sev Kardeşim” ve “Hayat Bayram Olsa” şarkılarıyla Karaoğlanlı meydan buluşmalarının vazgeçilmez sembolü haline gelmişti.
Popüler müziğin en iyi seslerindendi.
Modern müzik alt yapısı, toplumcu mesajları ve uluslararası başarıları ile tarzının efsanelerinden oldu.
Hayranı olduğum, müzik serüvenini yakından takip edip konserlerini kaçırmadığım Şenay’la, 1994-95’lerde Londra Büyükelçiliğimizdeki görevim sırasında tanışıp, görüşme şansını yakalamıştım.
Üzerinde uzun süredir çalıştığı bir albüm projesi için, daveti üzerine İngiliz EMI müzik yapım şirketler grubu ile görüşmeler bağlamında Londra’ya gelip gidiyor, Büyükelçiliğimize uğradığı da oluyordu. Randevularının alınmasına yardımcı oluyor, gerektiğinde buluşmalarına eşlik ediyorduk.
Yılların dev müzisyeni kırgın, suskun melankolik bir dönemindeydi.
Mevlana ve Yunus Emre kaynaklı, tasavvufi felsefeli özgün caz füzyon denemeleri arayışı içindeydi. Yılların sessizliğini, iddialı ve kalıcı bir çıkışla uluslararası düzeyde aşmaya çabalarken, içinde fırtınalar estiğini gizlemiyordu.
Cambridge yakınlarında yerleşik akrabalarında kalıyor, çağrıldığında müzik yapımcılarıyla görüşmeler için Londra’ya geliyordu.
Kayıt provaları için stüdyoya girme aşamasındayken, Ankara’dan yansıyan bir takım maddi ve hukuki meseleleri göğüslemek zorunda kalmıştı. İç çatışmaları içinde, “Yorgunum” diyordu.
Dönemin Kültür Bakanı Fikri Sağlar’ın tam desteğini aldığını ancak aşamadığı bürokratik engellerin direnme gücünü kırdığını söylüyordu.
Büyük ümitler besleyip tüm enerjisini harcadığı........
© Medya Günlüğü
