İyiliğin Sınavı
İyiliğin Sınavı
İyilik, salt bir ahlaki tercih değil, insanın yaratılışındaki saf özdür. O, hem bugünü arındırır hem de geleceği besler. Varoluşu parlatan bir ışık, kalbi canlandıran bir nefes ve insana insanlığını anımsatan gerçekliktir. Onsuz kalp atmaz; hayat anlamını yitirir.
Hakiki benlik yalnızca kötülükten kaçınmakla değil, bilinen iyiliği yapma cesaretiyle olgunlaşır. İyilik, tercihten çok bir zorunluluktur; kalbi diri tutan, onu katılıktan koruyan bir soluk gibidir. İyiliği dışlamak ise ruhun inceliğini körelten bir taşlaşmadır. Ruh iyilikle canlı kalır; insan akıldan önce vicdanıyla insandır. Vicdanın susması kişiyi kendi özünden uzaklaştırır. Bu yüzden iyiliği bilip yapmamak sadece bir eksiklik değil; varoluşsal bir yabancılaşmadır. Nitekim kutsal metinlerde şöyle yazılmıştır: “Dünyasal varlığı olup da kardeşini ihtiyaç hâlinde gören ve ona acıma duygusunu kapatan kişide Tanrı sevgisi nasıl barınabilir?” (1. Yuhanna 3: 17).
İyilik önemsenmediğinde kaybedilen yalnızca bir fırsat değil, insanın içsel aydınlığıdır. Aziz Mor Efrem (306–373) bu gerçeği şöyle ifade eder: “İyilik fırsatı güneşin ışığı gibidir; doğduğunda onu kabul etmezsen, kaybolduğunda karanlık kalırsın.”
Bu nedenle “iyi olanı bilip de yapmamak günahtır” (Yakup 4: 17) diyen Mesihi bilinç, bilgiyi eyleme dönüştüren tutarlı pratiği kutsar. Çünkü iyilik düşüncede ve niyette kaldığında, ruhun ışığını gölgeler; yaşam sevincini yaralar. Kötülük kimi........





















Toi Staff
Penny S. Tee
Gideon Levy
Sabine Sterk
Mark Travers Ph.d
Gilles Touboul
John Nosta
Daniel Orenstein