menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

BAKLAVA ADALETİ

6 0
26.08.2025

1997 yılında dört çocuk baklava çalmış ve çocuklar dokuzar yıl hapis cezasına çarptırılmıştı. Türkiye yıllarca bu kararı konuştu. “Baklava adaleti” olarak da tarihe geçti. Faruk Güllüoğlu o dönem şikayetini geri çekmediği için çocuklara cezaevi yolu görünmüştü. Bu çocuklardan üçü, 22 Aralık 2000’de çıkarılan Rahşan affı ile serbest kalmıştı. Diğeri ise yaşı 18 yaşından büyük olan sanık, M.S’ ye af vurmamıştı.

Bu vakanın hakimi, basına “Olay failleri, olay tarihinde gece sayılan bir zaman diliminde ki gece yarısından sonra diye anımsıyorum. Şehir merkezindeki tatlıcı dükkanının olduğu yere geliyorlar. İş yerinin demir kepengini yere bağlanan halkalarından ve asma kilitten kesici bir aletle keserek muhtemelen demir kesme makasıyla keserek ve içerideki kapının camını da kırdıktan sonra içeri giriyorlar. İşlenmiş iç fıstık olarak tanımlanan kilolarca fıstık. Belki çuval ya da çuvallarca ayıklanmamış fıstık bir kısım bozuk para hazır olarak bulunan tatlıları çalıyorlar. Bunun dışında iş yerinin yazar kasasını açmaya çalışmışlar. Fakat hatırladığım kadarıyla açamamışlar” açıklamasını yapmıştı.


Meselenin halk içinde karşılığı ise “çocukların canı baklava çekmiş” oldu. Duygusal bir toplum olduğumuz için bu vakadaki hırsızlık girişimini göz ardı ettik.

Oysa ortada suç işleyen çocuklar vardı. Suçun özetinde bir masumiyet yok anlayacağınız.

1999 yılının Ocak ayına geldiğimizde ise gazeteler farklı bir çocuk haberini yazıyordu.

Antalya'da 15 yaşındaki M.S., bir bakkaldan 4 ekmek, 650 gram peynir ve 2 paket süt çaldığı gerekçesiyle gözaltına alınmıştı. Ermenek Mahallesi'nde oturan S.'nin babasının yaşamadığı, annesinin ise apartmanlarda merdiven silerek geçimlerini sağlamaya çalıştığı öğrenildi.

Bu vakada ise bir çocuk imkansızlıklardan dolayı suça sürüklenmişti. Hukuki kurallar bulunsa da, bu çocuğun belli imkansızlıklardan geçtiği aşikardır.

Günümüz koşullarında ise artık çocuklar daha büyük suçlar işlemek için özellikle yetiştiriliyorlar. Suça sürüklenen ifadesi ise buradan kaynaklanıyor.

Peki suça sürüklenen bu çocukların aileleri hakkında yasal işlem yapılıyor mu? Yasanın bu şekilde bir açık kanunu var mı?

Tasvip etmesek de, reşit olmayan ehliyetsiz bir çocuk araba kullanırken yakalandığında ebeveynlerine ceza yazılıyor misal.
........

© Manisa Meydan Gazetesi