Sıkıntılı Bir Döneme Başlarken
Ekrem İmamoğlu’nun diploması iptal edildikten hemen sonra gözaltına alınarak soruşturma başlatılması ve ardından tutuklanması birkaç gün içinde oldu. Beklenen gelişmelerdi bunlar çünkü siyasal iktidar bunların olacağını haftalar öncesinden çeşitli kanallarla duyurmuş, kamuoyunun nabzını ölçmüştü. Ne var ki nabız ölçüleri her zaman doğru sonuçlar vermeyebilir. Kamuoyunun bu kararlara tepkisi siyasal iktidarın beklediğinin çok üzerinde oldu.
Şimdi gelelim ekonomide hasar tespitine.
Siyasal iktidar bu yaşadığımız haftada attığı adımlarla ekonomide inanılması güç riskler yarattı: BIST TÜM Endeksinin değeri 1,9 trilyon lira düştü. Piyasa değer i en fazla düşen şirketler sıralamasında bankalar önde geliyor. Piyasadan yabancı çıkışları oldu, yerli yatırımcılarda da dövize geçişler hızlandı. Gösterge Faizinin oranı yüzde 37,09’dan yüzde 44,60’a yükseldi, dolayısıyla Hazinenin borçlanma maliyeti 7,51 puan arttı. Türkiye’nin risk primi (CDS primi) 250 baz puandan 383 baz puana yükseldi. Bu artış, dış borçlanma maliyetimizi ciddi şekilde artırmış oldu. TCMB, bu türbülansta kurun fırlayıp gitmesini önlemek için piyasaya milyarlarca dolar tutarında döviz satışı yaptı. Bu adımlar TCMB’nin ciddi rezerv erimesi yaşamasına neden oldu. Rezervlerin durumunu TCMB verileri açıklandığında Perşembe günü göreceğiz. TCMB Para Politikası Kurulu, carry trade yoluyla gelen yabancı yatırımcıların ve dolar bozdurup Türk Lirası mevduata geçen ya da tahvil satın alan yerli yatırımcıların yeniden dövize dönmelerini önlemek amacıyla olağan dışı bir toplantı yaparak gecelik borç verme faizini yüzde 44’den yüzde 46’ya yükselti. Böylece faiz koridorunu genişletmiş oldu. TCMB bu........
© mahfiegilmez.com
