Dünya yeniden çiziliyor; tıpkı bir çocuğun önündeki beyaz bir harita gibi.

Bir yanda Fransa, Filistin’i tanıyacağını açıklıyor.

Diğer yanda İngiltere Parlamentosu üçte bir oranında aynı çağrıya destek veriyor.

Amerika, Trump ve küreselciler arasında bir mahşer kavgası veriyor; kendi geçmişini gizli dosyalarla inkâr ediyor.

Almanya, Orta Asya’ya uzanıp Özbekistan’la iş gücü anlaşmaları yapıyor.

Çin, Afrika’da gözetim ağlarını örüyor.

Rusya-Ukrayna Savaşı yeni bir eşiğe ilerliyor.

İran bile, baskıdan kaçıp “komşuluk diplomasisi”ne sarılıyor.

Ve işte masanın tam ortasında bir ülke: Türkiye.

Diplomaside, istihbaratta, savunma sanayisinde, gençliğin hayallerinde Türkiye var.

Balkanlar’da Hakan Fidan konuşuyor. Türk İHA’ları sınır ötesinde hedefi tam 12’den vuruyor.

Teknofest’te çocuklar gökyüzüne bakıyor; millet “yeni bir hikâye” yazıyor.

Ama...

Bir de içeride yazılan başka bir hikâye var:

Yanan bir ülkenin hikâyesi.

Her yaz aynı başlıklar:

“114 noktada eş zamanlı yangın.”

“Helikopter sayısı artırıldı.”

“Canla başla mücadele…”

Her........

© Kocaeli Koz