menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Türkiye'nin güvenliği mi, Avrupa'nın güvenliğinde Türkiye'nin yeri mi?

12 0
previous day

20 Ocak tarihinde yemin ederek görevine başlayan Başkan Trump yönetimindeki ABD hükümetinin ilk 100 günü dün bitti. Genellikle 100 günün muhasebesini yapmak yeni yönetimlerin geleneksel alışkanlığıdır. Trump da öyle yaptı ve geçtiğimiz 100 gün içinde ABD ekonomisinde görülen olumsuz gelişmelerin sorumluluğunun önceki Biden yönetimine ait olduğunu, kendi uyguladığı gümrük duvarlarının ve himayeci davranışların ise "ABD'yi tüm dünyanın yıllarca dolandırıyor olması" iddiasına verilen bir cevap olarak savundu.

ABD'de bu tartışmalar sürerken dünyayı bir güvenlik endişesinin sardığı görülüyor. Bu güvenlik endişesinin başlıca sebebi de Trump'ın izlemekte olduğu yeni ABD ekonomi ve dış politika gündemi. 100 gün geride kaldı, ama Trump'ın "24 saat içinde bitecek" dediği çatışmaların hiç birinde olumlu bir gelişme görülmedi. Ne Gazze'de durum normale döndü, ne Rusya-Ukrayna savaşı sona erdi. Üstelik, ABD ile Çin arasında başlayan ticaret savaşları yeni bir "soğuk savaş" olarak mı anılacak yoksa daha ciddi bir çatışmaya doğru mu evrilecek sorusu dünya uluslararası sisteminin gündeminde en üst sıradaki yerini aldı. Pakistan ve Hindistan arasındaki gerginlik de küresel düzeyde istikrarsızlığa doğru evrilen yeni sistemin son unsurunu oluşturdu.

Mayıs ayına girdik. Haziran ayında Hollanda'da toplanacak olan NATO zirvesine iki aydan az zaman var. Atlantik okyanusunun iki yakasındaki müttefiklerin birbirleriyle oldukça önemli görüş farklılıklarının ortaya çıktığı bu dönemde, Avrupa kendi güvenliği açısından yeni arayışlar içinde. Bir yandan, ABD'nin Ukrayna'ya karşı izlediği politika ile tam anlamıyla mutabık değiller, bir yandan İsrail'in Gazze'de ve giderek Levant bölgesine yayılan politikaları konusunda farklı görüşlere sahipler, bir yandan da böylesine görüş farklılıklarının belirdiği bir ortamda NATO bünyesinde ne gibi........

© Kısa Dalga