Herkes Ahmet’ten yaşam dersi alsın… (2)
Yaşamın, özellikle acı gerçeklerini kabul etmekte zorlandığım elbette olur. İsyan da ederim. Ancak bir süre o acı gerçeği kabullenmekten başka seçeneğim olmadığını kabullenir ve yaşam yolculuğuna devam ederim.
Dün yazmıştım. Ahmet Bilgili, 9 Mart 1983 doğumlu. Doğum anındaki yaşanan gecikme ya da sorunlar nedeniyle spastik ya da kendinin de kabul ettiği bir tanımlamayla özürlü oldu. Bu tür tanımlamaları kullanırken hep zorlanırım.
Anne, Saffet Bilgili çalıştığı için, Ahmet, Ferdiye Menteş nenesiyle kader birliği yaşadı, bir yaşından başlayarak. Ferdiye Aba, yılın değil, yılların annesi olmaya rakipsiz adaylardan biridir.
Şimdi Ahmet 42, Ferdiye Aba 86 yaşında… 44 yaşından beri Ferdiye Aba, 42 senedir, Ahmet’e bakar.
Gazeteyi tuttu. Ahmet okudu.
Üniversite sınavına hazırlanırken, soruları okudu, Ahmet cevaplandırdı.
Ahmet, çok akıllıdır ve annesinin de dediği gibi başarma konusunda kararlı ve inatçıdır.
Spastik olmaya teslim olmadı. Elektrikli, tekerlekli sandalyesi, arabasıyla, engelsiz her yere gider.
Markete, eczaneye gider… Listeyi verir, siparişleri alır… Ödemeyi de yapar. Eğlence mekanlarına da gider…
Seçimlerde de mutlaka oyunu kullanır.
Ahmet’i görme şansınız olsa, başardıkları nedeniyle saatlerce alkışlarsınız.
Dahası hayat dersi alırsınız…
***
Dün yazının ilk bölümünü paylaşmıştım.
“Yazmak hangi değişimlerin sonucu, ya da yazarak neler değişti ?” diye sormuş, yanıtını bir yere kadar yayımlamıştım.
Şimdi kaldığımız bölümden devam ediyorum:
“ Tözün (Issa) Bey kendisinin sanal ortamdan Hristos Christoforidis isminde Yunan asıllı bir arkadaşı olduğu, Christoforidis’in meşhur rahmetli İngiliz engelli fizik profesörü Stephen Hawking’in bilgisayar programını tasarladığını, Christoforidis’in de en kısa sürede şu an kullandığım Discover Switch cihazı ve The Grid 2 adlı bilgisayar programını temin edeceğine dair söz vermişti.
2007 yılının Aralık ayının bir Cuma sabahı evimizin telefonu çalıyordu. Telefonu babam açmıştı.........
© Kıbrıs Gazetesi
