menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Dur g…m, yer edeyim ben sana neler edeyim…

11 0
28.05.2025

Yazımın bütünlüğüne en uygun başlığı düşündüm, düşündüm, düşündüm. Sonunda azıcık argomsu olsa da, terbiye sınırları dışına çıkmadığıma inanıyorum. Yoksa bu başlığı asla kullanmazdım.

Hem biz Kıbrıslılar, azıcık küfürlü konuşmuyor muyuz? Ben de Kıbrıslı Türk olduğuma göre, kültürel alışkanlıklarımıza uygun hareket etme hakkına sahibim.

***

Tırnak içinde, “Kıbrıs Cumhuriyeti”, Avrupa Birliği’ne üye olurken 1960 Kıbrıs Cumhuriyeti Anayasası’nı Brüksel’deki AB merkezine mutlaka vermiştir.

Bilmeyen AB yetkilileri zahmet edip o anayasayı okusa, Kıbrıs Cumhuriyeti’nin anayasal kimliğinin bozulmuş olduğunu bir okuma da anlayacak. Güneydeki yönetim, AB üyeliğinde sahip oldukları hakları, yüzde yüz kendi çıkarları için kullanır.

***

En son Rum Temsilciler Meclisi Başkanı Annita Demetriou, AB ülkelerine bir mektup gönderip, kendine göre Türkiye’nin Avrupa, Savunma ve Planlamasına, katılması konusunda uyarılarda bulundu.

O uyarıları yaparken bakınız ne dedi?

“Türkiye, Kıbrıs Cumhuriyeti’nin egemenliğine ve toprak bütünlüğüne tam saygı duymalı. Kıbrıs sorununa kapsamlı bir çözüm yolunda önemli ve kanıtlanmış ilerleme sağlanmalı. Avrupa Birliği’nin değer ve ilkelerine tam uyum ve saygı sağlanmalı. Bunlar olmazsa Türkiye’nin Avrupa savunma ve güvenlik planlamasına katılması engellenmeli…”

***

Bu satırları okurken ister istemez, 10 – 11 Aralık AB Helsinki zirvesine gittim.

Türkiye-AB ilişkilerinin dönüm noktası, 10-11 Aralık 1999 tarihlerinde Helsinki’de yapılan AB Devlet ve Hükümet........

© Kıbrıs Gazetesi