‘Dünya Çocuk Günü’ nedeniyle birçok mesaj yayımlandı, etkinlikler ve sergiler düzenlendi. Yarının büyükleri, idarecileri olacak çocukların, en iyi bir şekilde yetiştirilmesi gerektiğine vurgu yapıldı.

Çocuk dediğin, çocukluğunu en güzel bir şekilde yaşamalıdır. Sağlıklı bir birey olarak yetişmesine özen gösterilmelidir. Ancak şimdiki koşullarda arzu edildiği biçimde her çocuğun beslenmesi mümkün müdür? Anne-baba çok fakir de olsa kendinden keser, ama çocuğunu mahrum bırakmaz. Kendisi aç kalır, ancak çocuğunu besler, karnını doyurur. Kısacası yemez yedirir, giymez giydirir. Bulur buluşturur, okul döneminde az da olsa harçlığını verir. Okuyup da, aydın bir kişi olarak, mensubu olduğu topluma yararlı olması tek arzusudur.

Çocuğunun somurttuğunu, mutsuz olduğunu gören bir anne dayanamaz, nedenini öğrenmek ister. Arkadaşı okulda dondurma alıyor, kendisi alamıyorsa, ona imrenir, hatta sorgular. Çeşitli sorular kafasında dolanıp durur. Bunların psikolojik etki yaratmaması mümkün mü?

Arkadaşlarıyla oynamıyor, bir köşeye çekilip boynu bükük oturuyorsa mutlaka sorunları vardır. Onu bu durumdan kısmen de olsa kurtarabilmek, ailenin olduğu kadar öğretmenlerin de görevidir. Çünkü çocuklar geleceğimizin teminatı, güvencesi, yöneticileridirler. Cumhuriyet Meclisi Başkanı Ziya........

© Kıbrıs Gazetesi