Ayrımcı rüzgârları dindi, bu defa da papaz başladı
Son günlerde birbiri ardına çalkantılar geçirdik. Çalkantıya neden olan rüzgârların bir kısmı Lefkoşa’dan, bir kısmı da Ankara’dan esti. Toplumu germedi değil, gerdi. Gemiyi hafiften sallamadı mı, salladı. Güverte su içinde kalmadı mı, kaldı. Ancak gemi rotasından şaşmadı ve yoluna devam etti, ediyor da!
İçten ve dıştan provoke olmadı mı? Hem de katmerlisi oldu. Konular amacından saptırılarak, toplumun sinir uçlarıyla oynamak isteyenlerin bir amacı da, bazı gerekçelerle birlik ve beraberliği zedelemek, Anavatan Türkiye ile olan güçlü bağları zayıflatmaktı. Bazı dış merkezlerin bu olaylarda hiç mi payı olmadı?
Fazla uzatmadan bunları geçelim ve Rum Ortodoks Kilisesi Başpiskoposu Yeorgios’un paskalya nedeniyle Rum halkına yaptığı çağrıya bakalım. Başpiskopos, Yunanistan, Güney Kıbrıs ve tüm Helenizm’i, ‘Türkleri kovmak için’ koordineli çabaya davet etti. Burası onların ata toprağıymış! Merhum sanatçı Sadri Alışık’ın, ‘Hey yavrum hey’ deyişi vardı ya, o aklıma geldi. Başpapaz, Türklerin bu adayı kaç asır yönettiğini bilmiyor. Aslında biliyor da, gelmiş geçmiş Rum yöneticileri gibi, yeni kuşaklara aktarmak istemiyor.
Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Başpiskopos’un yanı sıra, Rum lider Nikos Hristodulidis’in de sözlerini eleştirdi ve şunları söyledi:
“Rum liderin sürekli olarak ‘kalındığı yerden devam’ vurgusu yaptığı ‘İki bölgeli, iki toplumlu federasyon’ modeli artık fiilen tükenmiştir. Bu gerçek, sadece bizim........
© Kıbrıs Gazetesi
