menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Morgdaki meçhul ceset

5 0
03.04.2025

Yıl 1989… Nisan ayının üçüncü günü… Girne ılık bir bahar akşamıyla buluşurken, Akçiçek Hastanesi’nin bulunduğu, kaldırımsız işlek cadde üzerindeki trafik kazasında, orta yaşlı erkek bir yaya araba çarpması sonucu yaşamını yitirir… 52 yaşındaki kazazede, cadde üzerindeki evine gitmekteydi… Kimliğini belirleyici herhangi bir belge içermeyen cansız beden, “meçhul kişi” anlayışıyla morga kaldırılır…
“Meçhul kişi” algısıyla morga alınanın kariyerinde çok önemli toplumsal hizmetler bulunan eski Başbakan Mustafa Çağatay olduğu saatler sonra anlaşılabilecek ve yer yerinden oynayacaktı… Tarihinin en büyük ve en yaslı cenaze törenlerinden birine hazırlanan Kıbrıs Türk halkı gözyaşı selinin içinde boğuldu…
Tuncay Çağatay Hanımefendi eşini, avukatlık bürosundan çıktıktan sonra, evine giden yol üzerinde bir trafik kazasında yitirmişti… Feci kazanın bu ironik ve hüzünlü ayrıntısını yıllar önce bana anlattığında hıçkırıklarla sarsılıyordu…
Manavoğlu ailesinin aydın kızı, Eğitimci Tuncay Hanımefendi, Mustafa Çağatay’ın sadece eşi değildi… Onun çok yoğun toplumsal hizmetlerindeki yoldaşı idi aynı zamanda… Ta Leymosun TMT Sancak Karargâhında toplumsal direnişe birer yeminli TMT’ci olarak birlikte katıldıkları çetin günlerden itibaren…
***
Bugün 36’ncı ölüm yıldönümünde derinden duygulanarak andığımız Mustafa Çağatay… Hakkında ne söylense az gelecek ve ilhamını günümüze yansıtan, toplumsal boyutta sembolleşen, seçkin bir değerimiz…
Hakkında tüm söylenenler ve yazılanlar ne kadar mükemmel olursa olsun, arkasında silinmez olumlu izler bırakan o müstesna kimliğin çok yönlü kişiliğini........

© Kıbrıs Gazetesi