menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Haklıyken haklıdan yanayız, haksızken haksızdan

58 11
23.03.2025

Liberalizmin ağzı burnu dağıtıldı, perişan oldu, yakın zamanda ayağa kalkamaz. Doğu bloku kadar hızlı yıkılmadı, hala bazı aksamı ayakta ama artık anlaşılıyor, biz dünya insanları, yeni bir faşizm evresine giriyoruz.

Bu defa çağı yakalamış gibi görünüyoruz. Ya da ‘muasır medeniyet seviyesi’ni… ‘Zamanın ruhu’na uygun davranıyoruz.

Ama kötü zamanda yakaladık muasır medeniyeti! Tam dünya faşizmin kapısından içeri adım atarken. Biz de ayağımızı attık, kapıdan giriyoruz.

Zaman öyle kötü ki… Gerçekle yalan diye iki ayrı olgunun mevcudiyeti kaldırıldı, post-truth döneme girdik.

İlkeler bitti, ideolojiler bitti.

Din, sadece kullanılmak için var. Ama bütün dinler.

Şöyle tabir edersem daha açık hale gelir:

Din, herhangi bir kötülüğe, yanlışa, menfaate mâni olduğunda dini ekarte etmek dünyanın en basit işi.

Müftülerimiz var, durumu izah ederler, tevil ederler. Hileyi Şer’iye imal ederler.

“Bizimkilere helal, başkalarına haram.”

İki hoca, tütün helal mi haram mı diye münakaşaya tutuşmuşlar.

Güya Yörük olan hoca tütün haram diyormuş. Laz hoca da helal…

Tartışmışlar, tartışmışlar, sonunda Laz Hoca son noktayı koymuş:

“Tutuni çuruk olursa/Lülesi eruk olursa/İçeni de Yerük olursa/Haramdur.”

“Tutuni Şiraz........

© Karar