menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Devleti yaşat, insanı ne yaparsan yap

37 45
17.02.2025

Hükümetlerimiz de belediyelerimiz de deprem konusunda duyarlı değil.

Depreme dayanıklı devlet kurmuşuz. 20 bin insan ölüyor, devlete hiçbir şey olmuyor. 40 bin insan ölüyor, devlete hiçbir şey olmuyor. 50 bin insan ölüyor, keza…

Hani Şeyh Edebali kızını verdiği Osman Bey’e “İnsanı yaşat ki devlet yaşasın” demişti.

Bu sözün Şeyh Edebali’nin ağzından çıktığına dair herhangi bir kayıt yok. (Edebali’nin Osman Bey’e kızını verdiği de şüpheli.)

Yıldıray Oğur güzelce yazmış; ‘İnsanı yaşat ki devlet yaşasın’ lafı rahmetli Tarık Buğra’nın romanında bile yok. Ama kim uydurduysa turnayı gözünden vurmuş.

Bizim siyasetçiler dengine getirdiklerinde Edebali’den naklen hemen söylüyorlar: “İnsanı yaşat ki devlet yaşasın.”

Kulağa güzel geliyor, kafaya o kadar güzel gelmiyor.

Eğer ‘İnsanı yaşat ki devlet yaşasın’sa burada Şeyh Efendi devletin yaşatılmasını önceliyor demektir. İnsana da bir bahşiş veriliyor.

Yine de iyi sayılır. “İnsanı öldür ki devlet yaşasın” dememişler.

Devletlülerimiz pek sevdikleri bu lafı dinliyorlar mı?

Dinleseler, depremlerde on binlerce insanımız ölür müydü?

Deprem için büyük Marmara Depremi’ni milat sayalım. Bugün 2025’teyiz. Yani 20 bine yakın insanımızı kaybettiğimiz Marmara Depreminin üzerinden 26 yıl geçmiş.

Bu 26 yılın üç yılında iktidarda Ecevit hükümeti var.

İstanbul’daki depreme dayanıksız yapıları sağlamlaştırmak için çalışmış mı Ecevit hükümeti?

Sonra Ak Parti geldi. Ak Parti iktidarı yaptı mı bir şey?

Yapsaydı, 23 yılda........

© Karar