‘İyilik her zaman kazanmalı mıdır?’
Başlığı tırnak içine aldım çünkü bana ait değil. Yazıyı da ben yazmadım. Aksa Tufanı’nı takip eden haftalarda bu sütunda bir Filistinli dostumun yazısına yer vermiştim. Aynı dostum ateşkesten sonra da bir yazı gönderdi. Bir Filistinli’nin olan bitenlere nasıl baktığı görülsün diye okurlarımla paylaşmak istedim. Bundan sonrası virgülüne kadar ona ait:
“Filistinliler, direnişin kazandığına inanan dünyanın dört bir yanındaki milyonlarca insanla birlikte Gazze’deki savaşın sona ermesini kutluyor.
Hangi zaferden bahsediyorlar?
Gazze harap oldu. Evleri, okulları, üniversiteleri, camileri, kiliseleri, yolları, su kuyuları ve elektrik santralleri küle döndü. Bütün bunlar kan ırmaklarının yanında hiçbir şey. Bu savaşta otuz bin çocuk ve kadın öldürüldü. Gazze artık dünyada en fazla ampute çocuğun yaşadığı yer.
Zafer nerede?
İsrail henüz bitmedi. Amerikalılar ve Batılılar İsrail’e destek konusunda tutumlarını değiştirmediler. Bölge halkı Gazze için harekete geçmedi, hükümetlerini tutum değiştirmeye zorlamadı veya dünyanın gözü önünde soykırıma uğrayan Gazze halkını kurtarmak için fiili bir adım atmadı.
Üstelik İsrail’e ilk saldıran Filistin direnişi oldu ve ateşkesin hemen sonrasında Donald Trump, Gazze nüfusunun tamamını, istisnasız olarak yerinden etme niyetini tekrarladı.
Tam bir hezimet.
İşte bazı insanların duymak istediği şey bu. Efsanevi kahramanlık yanılsamalarından ve “azmin” boş anlamlarından uzak, “gerçekçi” konuşmalar duymak istiyorlar.
Diğer taraf ise zayıfın........
© Karar
