menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Enflasyon, “sadece enflasyondan mı ibarettir?”

17 1
17.10.2025

Neden bazı ülkelerde enflasyon %2-3’lerin üzerine, hele iki haneli rakamlara hiç çıkmazken, Türkiye’de ve bazı ülkelerde iki haneli rakamlardan aşağıya hiç inmiyor; hatta bazen üç haneli rakamlar düzeyinde seyrediyor?

Sürekli yüksek enflasyonla yaşayan Türkiye gibi ülkelerle, enflasyon oranları çok düşük seyreden, hatta bazı yıllarda eksi enflasyon veren ülkeleri birbirinden ayıran ortak özellikler nelerdir?

Burada öncelikle odaklanılması gereken temel nokta, enflasyonun; klasik tanımındaki gibi sadece “mal ve hizmetlerin genel fiyat düzeyinin sürekli artması sonucu, paranın satın alma gücünün azalması” şeklinde ifade edilecek kadar basit ve yüzeysel bir olgu olmadığı gerçeğidir.

Enflasyona yol açan temel sebebin ne olduğu sorusunu sorduğumuzda, verilecek cevap; “toplumda mal ve hizmetlere yönelik toplam talebin üretim kapasitesini aşması, yani para arzının piyasaya arzedilen mal ve hizmet miktarına göre daha hızlı artmasıdır.” Daha özlü bir anlatımla “piyasaya sunulan mal ve hizmet üretiminin, mal ve hizmete yönelik satınalma talebinden daha az olmasıdır. İki kelime ile söylemek istersek “üretim yetersizliğidir.”

Ancak, bu cevap her şeyi anlatıyor mu?

Hayır.

Önce 2024 yılı verilerine göre, dünyada ekonomileri sorunlu ve enflasyon oranları en yüksek 10 ülke ile; ekonomileri dengeli ve enflasyon oranları en düşük 10 ülkeyi ortaya koyalım:

Enflasyonu en yüksek 10 ülke:
Venezuela %4,9, Sudan 8,8, Zimbabwe 4,7, Güney Sudan ,4, Türkiye X,5, İran 1,7, Sierra Leone (,6, Angola (,2, Mısır #,4, Surinam ,2.

Enflasyonu en düşük 10 gelişmiş ülke:
İsviçre %1,4, Finlandiya %1,7, İtalya %1,9, Fransa %2,0, Danimarka %2,1, Hollanda %2,3, İsveç %2,4, Avusturya %2,5, Almanya %2,6, Japonya %2,6.

Enflasyonun neden yüksek veya düşük seyrettiğini, genellikle ekonominin temel kanunları ve prensipleri çerçevesinde; arz ve talep dengesi, para arzı, mali disiplin, dış ticaret dengesi, üretim kapasitesi gibi ekonomik unsurlarla ve döngülerle analiz ederiz. Ancak bu açıklama, enflasyon olgusunun hemen altında yatan temel ekonomik dinamikleri ve piyasaya fiyat artışlarıyla yansıyan kısa süreli işleyiş süreçlerini ortaya koyuyor.

Bu bağlamda enflasyon, aslında çok katmanlı ve karmaşık toplumsal, siyasal idari ve sosyo-kültürel dinamiklerin ve yapısal yetmezliklerin doğal sonucu olarak ekonomik hayatta ve piyasaların işleyişinde ortaya çıkan ve kendini gösteren bir olgudur. Toplumun piyasalarda hissettiği enflasyon, sorunun yalnızca dışa yansıyan ekonomik yüzeyini gösterir. Asıl farkı oluşturan, her ülkenin toplumsal kültürü, kurumsal düzeni, siyasal yapısı, üretim zihniyeti, çalışma disiplini, hukuk sistemi, ahlaki normları ve yönetişim kalitesi gibi daha derin yapısal........

© Karar