menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Tarihten korkmak!

180 26
12.02.2025

Gezi dosyası sadece hükme bağlanmış bir konu değildir. İktidar 12 yıl önceki o olaylar için bugün suçlamalar, tutuklamalar yapıyor.

Toplumda korkutucu bir “suç modeli” oluşturup onun üzerinden hukuka aykırı soruşturmalar, tutuklamalar yapmak hukuk tarihinde otoriter uygulamalar olarak anlatılır.

Gezi olaylarında bir; uzun süreli ve yaygın “protesto eylemleri” bölümü vardır, suç değildir. Bir de yakıp yıkan, otobüsleri ateşe veren, molotof kokteyli atan, polise saldıran terör ve şiddet bölümü vardır ve kesinlikle suçtur.

Hukukta bu ayırım yokmuş gibi “Gezi olayları darbeye teşebbüstü” diyerek şiddetle ilgisi olmayanları da Gezi’de yer aldı, destekledi, protestoları organize etti gibi gerekçelerle “suçlu” diye damgalamak ve mahkûm etmek ise sadece hukuka aykırı değildir. Hukuka karşı otoriter bir tehdittir…

HUKUKA TEHDİT

Hukuka karşı bir tehdit olması şuradan belli ki, Osman Kavala ve arkadaşları böyle şiddet eylemleriyle, yakıp yıkmalarla kesinlikle ilişkileri olmadığı halde mahkûm edildiği gibi bu mahkûmiyet emsal sayılarak hâlâ “darbeye teşebbüs” soruşturmaları ve tutuklamalar yapılıyor, Ayşe Barım’ın tutuklanması gibi.

Hatta Savcı, o zaman medyada Gezi hareketini destekleyen haber ve yazıları bile inceletiyormuş.

Tabii Gezi olayları hakkında hükümetten farklı düşünen ve davranan o zamanki hükümet üyeleri için bir soruşturma söz konusu olamaz.

Ve yine tabii Gezi........

© Karar