İki korku çarpışıyor
Düşünüyorum ki, tarihçiler ileride bugünleri yazarken, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın şu sözlerini önemle ele alacaklardır.
Özgür Özel’i eleştirirken söylediği sözler şöyle:
“Tek tek televizyonların medya gruplarını şikâyet ediyor. Bizim kültürümüzde bu tür bir anlayış kesinlikle yoktur. Rabbim, bunların eline bizi düşürmesin.”
Türkiye’de medya gruplarının adlarını vererek boykot çağrısı yapan ilk politikacı Sayın Erdoğan’ın kendisiydi; hem de başbakan olarak!
Neyse… Üzerinde durmak istediğim sözü, “Rabbim bunların eline bizi düşürmesin” cümlesidir.
Türkiye’nin diğer yarısı da “Rabbim bunlardan bizi kurtarsın” diyor!
Fevkalade endişe verici bir tablodur bu.
İKTİDAR SAVAŞLARI
Bütün insanlık tarihi kanlı iktidar kavgaları, kardeş katli ve hatta savaşlarla doludur.
Kurala bağlama ihtiyacı hissedildi. Osmanlı’da kardeş katlini kaldırılıp “evlâd-ı ekber” kuralının gelişmesi, Avrupa tarihinde “veraset kuralları” ilk adımlardı. Sonra seçim hukuku, kuvvetler ayrılığı gibi kurallar gelişti.
Artık iktidarın yolu ne devrim, ne ihtilal, ne de darbe… Sadece “hür ve âdil” seçimler.
İktidarlar baskıya yönelirse adalete güven sarsılıyor, tepkiler başlıyor.
Bakın gelişmiş demokrasilere, ne muhalefetlerde bastırılma korkusu, ne iktidarlarda düşme korkusu.
Bizde ise muhalefetin bastırılma, iktidarın düşme korkuları çarpışıyor.
Çağımızda bir ülkenin geleceği için bundan........
© Karar
