Selefi geldiği için sevinmişti, halefi de gittiği için…
KKM’yi bir de davul zurna halay çekerek uğurlasalardı aslında tam olacaktı. Konjonktüre de uygun olurdu, absürt de kaçmazdı.
Öyle ya, 20 Aralık 2021 akşamı Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “Kurdaki dalgalanmayı durdurarak, finansal istikrarı sağlamak için serbest piyasa ekonomisi kuralları çerçevesinde yeni araçları devreye alıyoruz. Bu uygulama geçmişin değil geleceğin üzerine kurulu bir sistemdir” sözleriyle duyurduğu, KKM davul zurna halay çekerek karşılanmıştı.
Dönemin Hazine ve Maliye Bakanı Nurettin Nebati, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “kur garantili milli para modeli” açıklamasının ardından sosyal medya hesabından büyük bir mutlulukla “KKM’nin olumlu sonuçlarını çok kısa sürede göreceğiz. Düne kadar yüksek faiz kesin çözüm diyenlere de tokat gibi bir cevap oldu. Finansal istikrarı Cumhurbaşkanımızın manifestosuyla sağlıyoruz. En kötü senaryoda bile Hazine’ye bir yük getirmiyor” açıklaması yapmıştı.
Ülkemizin bütün saygın ekonomistleri, muhalefet partilerinin ekonomi kurmayları ısrarla KKM’nin Hazine’ye ve Merkez Bankası’na maliyetinin ağır olacağını, zaten kötü olan enflasyonu hepten patlatacağını söyledikçe, Bakan Nebati de ısrarla “en kötü senaryoda bile Hazine’ye bir yük getirmeyeceğini” söylemişti.
Ülkemizin saygın iktisatçıları bu modelin sürdürülebilir olmadığını, Bakan Nebati de tam tersini iddia etmişti.
Hatırlayacaksınız, Nebati 2023 seçimlerinin hemen öncesinde çıktığı bir televizyon programında KKM için el yükselterek “çağın buluşu” nitelendirmesi yapmış, seçimlerden sonra da iktidarın para politikasına herhangi bir değişikliğe gitmeyeceğini söylemişti.
Ama saygın iktisatçı Bilge Yılmaz, “KKM büyüklüğü 2,3 trilyon liraya ulaştı, kur korumalı mevduat bir canavara dönüştü” diyordu. (21 Mayıs 2023)
Belli ki KKM........
© Karar
