menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Ülke siyasetin neresinde, hangi evresinde?

43 1
saturday

Günümüz Türkiye’sini iyi anlamak istiyorsak, soluduğumuz siyasi iklimin sadece iradi tercihlerin değil, türlü iç ve dış siyasi girdilerin bir sonucu olduğunu hiç unutmamak gerekir.

2013’ten sonra, Türkiye şu dalgalara maruz kaldı:

– Ülke, Arap Baharı’ndan gelen kimlikçi rüzgârlar, Gezi olayları gibi iç patlamalar, Gülen cemaatinin artan baskısıyla otoriterleşmeye yüz tutan iktidar söylemiyle birlikte AB’nin yönlendirici referansından uzaklaştı. Bununla eşanlı olarak Batı’nın da Türkiye’ye mesafesi arttı. En nihayet Suriye iç savaşıyla birlikte Ankara’dan beklentisi göçmen bekçiliğine evrildi.

– 2015 Kürt özerklik girişimi, Rojava’nın Kürt güçlerin egemenliğine girmesi ve 2016 darbe girişimiyle devletin iflas ve işgal noktasına gelmesi, gerek kamuoyunda gerek siyasi ve askerî aktörlerde tehdit ve güvenlik algısını zirveye taşıdı. Beka söylemi buradan güç aldı ve çatışan aktörler arasında ittifaklara yol açtı. Toplumdan azade olmayan devlet merkezli, güvenlikçi, otoriter ve milliyetçi siyasi yapılanma ve işleyişin kapısı böyle açıldı.

– Doğu Akdeniz gibi yeni jeopolitik girdiler, Suriye’de alan denetimi operasyonlarının milliyetçi ve iktidar politikasını doğrulayıcı etkileri oldu.

– Göçmen furyası ve karşıtlığı, yeni milliyetçiliğin ve içe kapanma eğiliminin besleyici damarlarından........

© Karar