Bir grevin anatomisi, ben İzmirliden yanayım!
Hal böyleyken, İzmirli vatandaşların üzerine bir de 65 bin net maaşı beğenmeyen sendikanın başlattığı grevin ağır mağduriyeti eklendi ki, akıl alır, anlaşılır gibi değil! Milyonlarca vatandaşın günlük yaşamı cehenneme döndü. Cöp yığınları hijyen sorunları ve salgın hastalıklara gebe, toplu ulaşım kullanan yüzbinlerin metroda, İzban’da neler konuştuğunu hiç yazmayayım zaten!
Sendikacılığın bir sınıf mücadelesi olduğu, sorumluluğun sadece üyesi olan işçilerle sınırlı olmadığı gerçeğini şuraya not düşelim bir kere… Sendikacılığın sadece ücret için yapılmayacağı, işçi sınıfının toplumsal ve kültürel gelişiminin de bu sorumluluğun parçası olduğunu hatırlatalım. Peki bizde sendikacılık böyle mi yapılıyor? Hayır, ne yazık ki hayır… Haydi, Türk İş’le birlikte genel greve gidin, iktidarın milyonlarca vatandaşa reva gördüğü ücretleri protesto edin!.. Sallayacaksanız iktidarı sallayın.
Amasız, fakatsız söylüyorum, işçi, emekçi alın terinin karşılığını en........
© İz Gazete
