menu_open Columnists
We use cookies to provide some features and experiences in QOSHE

More information  .  Close

Yetişkin Şoku

29 0
02.04.2025

AİLENİN tek çocuğuydu.

Üstelik uzun ve çok zahmetli bir tedavi sürecinden sonra gelmişti. Yaşları artık ileri seviyede sayılabilecek bir noktadaydı ebeveyni.

Onların göz aydınlığı olmuştu. Gönüllerine öyle muhteşem ve sönmez bir sürur gelip oturmuştu ki, hiç gidesi değildi. Anne babanın ayakları yerden kesilmişti. Tam her şey bitti, hiç ümit kalmadı denilen bir noktayken şükür secdelerine vesile olan evlat sevinci çıkagelmişti.

Bu sevinç hiç azalmadı. Tersine coşkuyla artarak devam etti.

Evlatlarının isteyebileceği ne varsa önceden tahmin ediliyor ve hemen temin ediliyordu.

Bebeklik evresi ve ilk çocukluk dönemi böyle geçti.

GENÇLİK döneminde de bu ilgi hiç azalmadı.

Anne baba yine etrafında pervaneydi. Üşüyebilir ihtimali hesaba katılarak nereye çıkılsa yedek iç çamaşırı bulundurmak alışkanlık haline gelmişti. Küçük bir öksürük görülse anında doktora götürülür gerekmediği halde ısrar edilerek onlarca tetkik yaptırılırdı hekimlere.

Yüzü biraz düşse, kederlense ailede bir matem havası eserdi.

Hastalanabilir veya zarar görür düşüncesiyle kimseyle görüştürülmüyor nereye gidecekse onlar götürüyordu. Ergenlik devresinde olmasına karşın henüz bir kere bile dolmuşa binmemişti. Minibüste arkada oturanların parasını şoföre uzatılmamıştı. Para üstünü isteyip geri almamıştı.

Bakkala ekmek almak için bile olsa gönderilmemişti. Her şeyi hazır bulmuştu. O sadece tüketiciydi.

İstenmeden tüm ihtiyaçları karşılandığından bu olanların nasıl olduğu, nasıl kazanıldığı, ne gibi zahmetlerin neticesinde meydana geldiğini bilmiyordu. Düşünmüyordu da…

Şımarık olduğu söylenemezdi ama konfor düşkünü oluşu da inkâr........

© İstiklal