Kuzguncuk’un Kültürel Sofrası
Kuzguncuk’un küçük coğrafyasından çıkan büyük bir lezzet:
Bay Mantı Cafe’nin Hikâyesi
Kuzguncuk’un taş kaldırımlı sokaklarından birine doğru yürürken, çınar ağaçlarının gölgesinde saklanmış bir kapıdan yayılan hamur kokusu gelir kulağınıza. İncecik unun, kıymanın ve zeytinyağının karıştığı hem tanıdık hem yabancı bir koku. Bu kokunun sahibi Bay Mantı Cafe; 2015’ten beri aynı yerde bulunuyor, aynı reçeteleri yaşatıyor ve mahallenin gündelik ritmine kendi notalarını ekliyor.
Kuruluşun Renkleri: Ortakların Kökeni ve Mutfağa Yansıması
Bay Mantı Cafe, 2015 yılında Volkan Çalışkan tarafından eşi (Gagavuz Türkü) ve Sibiryalı bir Rus ortakla birlikte kuruluyor. Kurucu ortakların farklı etnik kökenleri, Erzincanlı, Gagavuz Türkü ve Rus menünün omurgasını oluşturuyor; her birinin damak hafızası, tabaklara doğrudan yansıyor. Bu ortaklık, mutfağı bir kaynak havuzuna çeviriyor: Erzincan’ın taş değirmeninden gelen un, Rus reçeteleri ve Gürcü aromaları aynı mutfakta buluşuyor.
Unun Hikâyesi: Kemaliye Taş Değirmeninden Sofraya
Bay Mantı’nın hamuru, rastgele bir unla açılmıyor; Erzincan Kemaliye’deki taş değirmenlerden yıllık temin edilen doğal un kullanılıyor. Bu tercih, teknik bir ayrıntı olsa da işletmenin yemek felsefesinin, yöresel izleri önemseyen ve küçük üretimlere değer veren tarafını gösteriyor. Hamurun dokusu, pişirildiğinde verdiği ağız hissi ve mantının karakteri bu seçimin bir ürünü.
Mantı Çeşitleri
Üç Coğrafyanın Hamuru. Bay Mantı’nın menüsünde mantı, tek tip değil; bir coğrafya atlası gibi çeşitleniyor:
Rus Mantısı: İnce hamurlu, bol etli, hafif bir yapı. Orijinal tarifi Rus ortak tarafından korunuyor. Büyük ve yuvarlak formu Özbek mantısını anımsatıyor; farklı bir dokunuş arayanların ilk tercihlerinden.
Gürcü Mantısı (Hingali): Gürcü misafirlerin talepleri ve Gürcü lezzet gelenekleri nedeniyle menüye girmiş. Etin içinde kişniş kullanımı karakteristik; yiyişi bile farklı bir ritim........
© İstiklal
