Küresel krizin Çin ekonomisine etkisi
Bu köşede uzun zamandır ABD’nin ekonomik krizinden ve Çin ile rekabetinden bahsediyorum. The New Statesman web sitesinde Andrew Marr bu rekabette Çin’in kazanacağını iddia etmiş durumda:
“Kesin konuşmak mümkün değil – gazeteciler kötü kâhinlerdir- ama soğuk, sert ve mantıklı bir bakışla Çin’in kazanacağını söyleyebiliriz. Şu anda Pekin’deki Komünist Parti liderliği ile Başkan Trump’ın Washington’u arasında süren üstünlük mücadelesinde Çin’e oynamalıyız.”
Halbuki 2008’de başlayan küresel ekonomik kriz Çin’i de ciddi bir şekilde etkiledi. Çin de dünyanın geri kalanı gibi, kapitalizmin ekonomik, sosyal, siyasi ve çevresel krizlerinin yarattığı kaosla karşı karşıya.
Resmi büyüme verileri hâlâ güçlü görünse de arka planda derin ekonomik sorunlar Çin’in geleceğini tehdit ediyor. Özellikle ABD’nin gümrük vergilerini artırması, bu kriz dinamiklerini daha görünür hale getirdi.
Çin; deflasyon, ciddi bir gayrimenkul krizi, zayıf iç tüketim ve dış ticarette daralma gibi risklerle boğuşuyor. 2024 yılında yüzde 5 büyüyerek resmi hedefini tuttursa da uzmanlar bu büyümenin gerçekliğine şüpheyle yaklaşıyor. Rhodium Group gibi bağımsız platformlar 2024 yılı büyümesinin yüzde 2,4 ile 2,8 arasında gerçekleştiğini tahmin ediyorlar.
Büyümenin temel dinamikleri sarsılıyor: İhracat, yatırım, konut
Çin’in devasa büyümesini yıllardır üç ana faktör sürüklüyordu: İhracat, yatırım ve konut. Bugün ise bu üç alanda da ciddi sıkıntılar yaşanıyor.
2024’te Çin, 3,6 trilyon dolar ihracat ve 2,6 trilyon dolar ithalat gerçekleştirdi. ABD’nin dış ticaret açığı 1,2 trilyon dolar iken Çin 1 trilyon dolar dış ticaret fazlası verdi. Ancak, dış ticaret fazlasına rağmen, artan korumacılık önlemleri ve gümrük vergileri Çin’in ihracatına büyük baskı yapıyor. ABD’nin, Çin’e yüzde 145’e varan oranlarda gümrük vergisi koyması büyük bir tehdit. İsviçre Bankası UBS, bu nedenle Çin’in 2025 büyüme tahminini yüzde 4,5’ten yüzde 4’e çekti.
Yatırım cephesinde de işler yolunda gitmiyor. Çin’in altyapı projeleri artık büyük oranda tamamlandı. Ülke, dev köprüler, yüksek hızlı tren ağları ve otoyollarla dolu. Ancak, yeni yatırımlar eski kârlılığı sağlamıyor. Fabrikalarda aşırı kapasite oluşmuş durumda ve birçok kamu şirketi zararına çalışıyor.
Özellikle konut sektörü, üç yılı aşkın süredir büyük bir kriz içinde. Evergrande’nin iflası, ardından Country Garden’ın tasfiye riski, sektördeki çöküşü görünür........
© İlke TV
